Elitler Sınıfı - Cilt 16 - Bölüm 4 - Yeni Sınav
Cilt 16 – Bölüm 4 – Yeni Sınav
Hizmetçi kafe’nin yönetimini devraldıktan sonraki gün.
Chabashira-sensei’nin sınıfa yüzünde sert bir ifadeyle girmesiyle, herkes yolunda gitmeyen bir şeylerin olduğunu anladı.
“Ekim ayındaki sınavdan önce, bir özel sınava daha tabii tutulacaksınız.”
Ancak yeni bir “Özel sınav” olabileceği kimsenin aklına gelmemiştir. Malum, öncelikli olarak spor festivali düzenlenecekti. Hatta, sonrasındaki sınav bile belirlenmişti kültür festivali olarak.
Sınıf içinde bir sessizlik hakim oldu. Geçen yıl bu dönemde, özel bir sınava girmemiştik. Bu yılsa işler farklı ilerliyordu.
“Tam ıssız ada sınavını atlattık diyorduk ki, yeni bir sınav daha…”
Her zamanki gibi, Ike çenesini tutamayıp hoşnutsuzluğunu dile getirdi.
Onun bakış açısından durumu özetlersek; Issız ada sınavındaki zorlu mücadeleden alnının akıyla çıkarak okuldan atılmamayı garantilemişti. Bir de Shinohara ile sevgili oldu. Zorlu bir süreç onu bekliyor, doğal olarak.
İnsanlarla ilişkileriniz ne kadar derin ya da iyi olursa olsun, özel sınavlarda okuldan atılma riskiyle karşı karşıyaydınız.
Tabii, bir de ÖYD’deki genel değerlendirmesi düşük olan öğrencilerin okuldan atılma riski daha yüksekti.
“Hmm, güzel. Spor festivalinden önce, mini bir teste tabii tutulalım. Neden olmasın!”
Sportif yeteneklerine güvenen Sudou, ellerini sıkarak yumruk yaptı.
“Gaza gelme hemen.”
“…peki.”
Horikita’nın acil müdahalesi üzerine, Sudou sus pus oluverdi.
Ne kadar da garip bir tanışıklı– pardon, arkadaşlık.
“Açıkçası, geçen yıl bu dönemde sınav yoktu. Ne 10.sınıflara, ne de 11.sınıflara düzenlenmedi..”
“Yani, bu özel sınava sadece biz 10.sınıflar mı gireceğiz?”
Sudou hafifçe öne doğru eğilerek kaşlarını çatıp sordu.
Chabashira reddetmeden başıyla onayladı.
“Okul sizi çok başarılı gördüğü için, böyle bir sınava tabii tutuyor.”
“Eeeh? Başarımızdan dolayı… yeni bir sınav daha mı?”
“Özel sınavlar sizin de bildiğiniz okuldan atılma gibi riskleri taşıyor. Kişisel ya da sınıf puanı kaybedebilir, hatta bazılarınız okuldan atılabilir. Ancak, bir de şu açıdan bakalım. Okul size bu sınavları sundukça, sizin A sınıfına yükselme şansınız da artıyor. Zaten en önemli olan da bu.”
Söylediği gibi, sınıf puanı kazanmanın yolu özel sınavlarda başarı elde etmekti. Günlük aktivitelerle ne uzuyor ne kısalıyorduk. Özel sınavların olmadığı dönemlerde ciddi sınıf puanları kazanma şansımız yoktu. ıssız ada sınavı olsun, diğer özel sınavlar olsun, üst sınıflara yükselmek için fırsatlar bize sunuluyordu.
“Bir madalyonun iki yüzü gibi düşünün. Risk varsa, kazanç da var, değil mi?”
Sessizce dinleyen Horikita, Chabashira’ya dönerek:
“Korkulacak bir durum yok. A sınıfına yaklaşıyoruz. Bir taşla üç kuş vurmanın zamanı gelmiş olabilir.’
“Evet.”
Her fırsat bizim yararımızaydı. En iyiyi hedefleyen her öğrenci bunun bilincindeydi.
“Evet… dahası, şikayetçi olmakla sınavları iptal ettiremiyoruz.”
Horikita’nın bu sözleri üzerine, Satou ve birkaç öğrenci başını sallayarak onayladı.
Mükemmel bir lider olmasa da, şuanki gelişimiyle Horikita, sınıf arkadaşlarımızla beraber güzel sonuçlar elde ediyordu. Chabashira’nın da içten içe bu konudan yana mutlu olduğunu ancak belli etmediğini düşünüyorum. Güleç birisi değildi, hatta şuanki haliyle epey ciddi de duruyordu.
“Bu seferki özel sınavın adı: Oy birliği Özel Sınavı.”
Her zamanki gibi, ekrana bilgiler yansıtıldı.
“Bu sınavın içeriği oldukça basit olduğu için, sorularınız olursa cevaplayacağım. Adından bile içeriğini tahmin ediyorsunuzdur. Yarın size verilen seçeneklerden, sınıfça oy vererek kararlar alacaksınız.”
“Yarın mı? …Çok erken değil mi.”
Hazırlanmak için zaman yoktu. Tabii, adil olması açısından kimseye avantaj ya da dezavantaj sağlamıyordu. Ancak sınıf bir anda bu ani bir hışımla gelen sınava tepki gösterdi.
“Az önce dediğim gibi, sınav oldukça kolay. Okul, size ekstra zaman vermeyi gerek görmediği için, yarın düzenlenecek.”
Sınıfça kararlar alana kadar oy verilecek…
Bize söylenen kadarla düzenlenecekse, zor bir sınava benzemiyor.
“Bu sefer diğer sınıflarla mücadele etmeyeceğiz, değil mi?”
Önemli bir konu olduğunu düşünen Yousuke, bu konu hakkında bilgi istedi.
“Evet. Bu özel sınav, sınıf içi gerçekleşecek. Sınıflara arası bir rekabet söz konusu değil. Sınav günü, size 5 『önerge.』sunulacak. Bu 5 önerge, tüm sınıflarda aynı olacak.”
Önergeler sınıflara göre farklılık gösterseydi, zorluk seviyesi de farklı olurdu.
“Biraz ani olduğu için, size bir örnek vererek açıklayacağım.”
Örneğin: 5 sınıf puanı kaybederek sınıftaki herkesin 10,000 kişisel puan kazanması
Seçenekler :
Kabul
Ret
Önerge ekrana yansıtıldı, içeriği basit ve anlaşılır.
“Hmmn? Nasıl yani? Er… 5 sınıf puanı kaybedeceğiz ama 10,000 kişisel puan kazanacağız… önerge bu mu? İyi mi kötü mü şimdi?”
Şüphelerin artması doğaldı.
Örnek olsa da, seçenekler can sıkıcıydı.
Shinohara bir elini çenesine koyarak artı ve eksilerini değerlendirmeye başladı.
Sınıf puanı 100 dersek, 5’lik sınıf puanı toplam 500 sınıf puanına eşit.
Biraz düşününce, kişisel puan daha mantıklı geliyor. Ancak uzun vadede sınıf puanı çok daha faydalı.
5 sınıf puanı her öğrenciye aylık 500 kişisel puan veriyor. Bir yıllık süreç için toplamda bir kişinin alacağı kişisel puan 6 bin. Mezuniyete kadar daha 18 ayımız var. Son aya kadarki hesaplamayla bize 5 sınıf puanı 9000 puanlık getiri sağlıyor.
Anında 10,000 kişisel puan almakla, 18 aylık bir süreçte 9 bin puan almak arasında fark vardı. Kişisel puan söz konusuysa, ilk seçenek daha uygundu.
Ancak göründüğü kadar kolay bir seçim değil.
Burada 5 puan kaybettik ve A sınıfını da 5 puanlık bir farkla kaybettiğimiz bir senaryoda, olan bize oluyor. Bir de bu açıdan bakmak gerekiyordu haliyle.
Tabii, 5 puanlık bir farkla kaybetmek çok düşük bir olasılık. Riskin az olduğu düşünülürse de, 10 bin puan cazip geliyor.
İki seçenekte bize farklı avantaj ve dezavantajlar sağlıyor, kısacası.
“Bu önerge için, seçiminiz 39 farklı anonim oyla gerçekleşecek. Hadi, deneyerek görelim. Madem bu kadar çok kafanızda soru işareti var, uygulamalı olarak görelim. Tabletinizi kullanarak oy verin. ”
Chabashira-sensei’nin yönlendirmesiyle, tabletimizi açtık.
Tablete önergenin içeriği yansıdı. Kabul x Ret olarak iki seçenek belirdi. Şimdiye kadarki sınavlardan çok farklıydı.
Şimdilik, akışına bırakmadan düşünüyorum.
Kişisel puanlar, sınıf puanlarını doğrudan etkilemiyordu. Kabul’e basarsam, sınıf arkadaşlarım direkt olarak 10,000 puan alacak. Karşılığında da sadece 5 puan kaybedeceğiz.
Böyle bir durumda, avantaj dezavantajdan çok bu kararımızdan pişman olup olmayacağımız önemli.
『Kabul』 butonuna basıp sonuçları bekledim. Bizimkilerin tek seferde kesin bir sonuca ulaşacağını sanmıyorum zaten.
Oylama bittikten sonra, Chabashira-sensei başını tabletten kaldırarak:
“Evet. Hemen oylama bittiği için, sonuçlara geçiyoruz.”
Ekranda sonuçlar belirdi.
İlk Oylama Sonucu:
3 Kabul,
36 Ret
Reddedenlerin olacağını düşünüyordum ama bu kadar büyük fark beklemiyordum.
“Ne? 10,000 kişisel puan diyoruz ya? 5 sınıf puanı nedir ki? Ben mi yanlış düşünüyorum? Niye bu kadar çok ret var?”
Ike kabule basmış belli. Sınıfa dönerek hemen çıkıştı.
“Kişisel puanın getirisine bakarsak, 10.000 daha mantıklı, evet. Ancak sınıf puanı A sınıfına yükselmemiz için lazım. 1000 puanlık fark için, değerli sınıf puanımızdan vazgeçecek değiliz.”
Horikita ret sebebini açıkladı.
“En kötü ihtimalde, 5 puanlık farkla kaybettik diyelim; pişman olacağız.”
Tam tahmin ettiğim gibi, 『En kötü ihtimali』düşünmüş herkes. Hatta, diğer sınıfların da aynı önergeye oy vereceği gerçeğini de akıllarından bulundurmuşlardır.
Diğer 3 sınıfın bu önergeyi reddetmesiyle, geride kalan biz olacağız çünkü.
“Herkesin kendince fikri var, anlıyorum. Ama beni bir dinleyin. 36 oy ile büyük bir fark var. Ancak oy birliği sağlanana kadar oylama devam edecek. Bir sonraki oylama 10 dakika sonra gerçekleşecek. Bu süre zarfında, istediğiniz gibi konuyu tartışabilir; fikir alışverişinde bulunabilirsiniz. Şuan deneme yaptığımız için, diğer oylamayı hemen başlatıyorum.”
Bu özel sınavın amacı, oy birliğini sağlamaktı.
Oy birliği olmadığı sürece, oylama sürekli kendisini tekrar edecekti.
Bu süre kısıtlamasının, özel sınavın yapısıyla özdeştiğini de düşünüyorum. Eğer oy birliği olmazsa, süre sıkıntısı yaşayacağız.
Eğer detaylı düşünmeden gerçekleşirse, oylamada sorun çıkabilir veyahut herkes oy birliği sağlamak için rastgele tuşlayabilir.
Bu sebeple, tekrar 『Kabul』 tuşuna bastım.
Oy birliği sağlanmadıkça, sınavın daha net anlaşılacağını düşünüyorum.
İkinci Oylama sonucu: 2 Kabul, 37 Ret
“O, oi oi, az önceki konuşmaya rağmen kim bastı kabule yahu?”
“Özür, Sudou-kun. Özellikle oy birliği sağlanmasın istedim. Ancak benim gibi düşünen birisi daha var galiba…?”
Bana bakan olmadı ancak…
“İkinci oylama sonuçları da böyle. Nerdeyse herkes reddetmiş. Ancak kabul eden 2 kişi var. Bu durumda size 10 dakika süre tekrar verilecek. 39 ret ya da kabul oyu şart. 39 kabul oyuyla, hemen 10.000 kişisel puan alıp 5 sınıf puanından olacaksınız. 39 ret oyuyla da önergeyi tamamlamış olacaksınız. Kazanç sağlayacağınız bir durum olmayacak.”
Bu oylama ne kayıp ne de kazançla bitecek yani.
“Oy birliği sağlayamadınız. Zamandan kazanmak adına, bir sonraki deneme önergesine geçiyoruz.”
Örneğin: Sınıftan bir kişiye 1,000,000 kişisel puan verilecek
(Kabul edilmesi dahilinde, puanı almasını istediğiniz öğrenci için oylama yapılacak)
Kabul
Ret
“Bu deneme olduğu için ses çıkartmıyorum ancak gerçek oylamada fısıldaşmalar yasak. Tek yapmanız gereken, önergeleri okuyup oy vermek olacak. ”
Malum, 2.oylama için verilecek sürede tartışma vakti var… galiba sebebi bu.
İlk oylama sonucu: 39 Kabul, 0 Ret
Sonucu bariz belli olan oylama ekrana yansıdı. 39 kişi içinden birisinin puan almasına hayır diyecek kimse yoktu.
“Belirli bir kişinin seçilmesi gereken önergelerde, öncelikle kabul ret oylaması, sonrasında seçilmesi gereken kişi için bir küçük öneri yapılacak. Oylama için,『kişi』 önerisinde bulunacaksınız. Tabletinizde sizin adınız hariç diğer arkadaşlarınızın adları yer alacak.”
Tablet ekranına isimler yansıdı. Alfabetik bir sıralamadansa, kızlar ve erkekler olarak 2 ayrı liste vardı.
“Anonimliği sağlamak adına, ad sıralamaları herkeste farklı. Hatta kabul ve ret butonları bile herkeste farklı yerlerde yer alıyor. Sağınıza ya da solunuza baktığınızda göremeyesiniz diye.”
Başkasının oylamasına göz atmamızın yararı olmadığını söyledikten sonra, açıklamalarına devam etti.
“İstediğiniz zaman oy verebilirsiniz. Önermek istediğiniz ismin üstüne tıklıyorsunuz. Verilen sürede tamamlanırsa, kayıtlar alınacak. 10 dakika içerisinde ortalama bir öneri listesi çıkacak. 20 oy veren öğrencinin oyları seçilecek. Ike için oy verildiğini düşünelim.”
“Eh, ben mi!? oley!”
“Söz konusu kişi olarak Ike, oy hakkını bu oylamada kullanamayacak. 38 kişi oy verebilecek.”
Oy birliği için, öneriler kullanılacak. Önerge bir sonraki aşamaya geçerek yeni bir oylama başlayacak demek.
Önerge: Ike Kanji’ye 1,000,000 kişisel puan verilmesi
Kabul
Ret
İkinci oylama sonucu:
0 kabul,
38 ret
“Eeeh!? Ne!? bir kişi bile çıkmaz mı ayıptır!”
“Sana niye 1,000,000 puan verelim ki.”
Sudou, herkesin aklından geçirdiğini dile getirdi.
“Ret çıkınca『Ike puan alamayacak.』 aday listesinden adı da çıkartılacak. 1 milyon puanın sahibi hala belirlenmediği için, 38 kişiyle oyalama devam edecek. Size verilen sürede oy birliği sağlanmazsa, test başarısız sayılacak ve kimseye 1 milyon puan verilmeyecek. Bu yüzden dikkatli olmanız gerekiyor.”
“Eh!? Bu yüzden mi şansımı kaybettim!?”
“Evet. 1 kişi bile seni destekliyor olsaydı, listeden çıkarılmazdın. İş birliği talebinde bulunabilirdin. İlk seçilen kişi, aday olarak kabul edilecek. Ancak her önergede sadece bir kez aday olabilirsiniz.”
“Peki, verilen 10 dakika içinde bir sonuca ulaşamazsak ne olacak? Böyle bir durum yaşanabilir, değil mi.”
“Böyle bir durumda, rastgele bir oylama olacak.”
Ne önerge ne de zaman bizi beklemeyecek demek ki.
“Birini seçersek, vakit kaybedebiliriz.”
Evet. Herkesin birden fazla seçeneği olabilir. Tabii, rastgele de pek hoş değil ama..
“Arkadaşlar, odaklanalım. Sınav göründüğünden daha karmaşık…”
Önergeleri konuşarak çözebileceğimiz anlamına gelmiyordu. Tahmin edeceğimizden daha fazla karmaşık bir önergeyle karşı karşıya kalabiliriz.
Daha doğrusu, karmaşık olmasaydı özel sınav olmazdı.
“Son olarak, bir örnek daha veriyorum size. Bunu ciddiyetle deneyelim.”
Örneğin: Keyaki AVM’de bir tesis kurulacak. Ne gibi bir tesis kurulmasını istersiniz?
(4 sınıftan en çok oyu alan tesis kurulacaktır.)
Restoran
Toptancı
Eğlence Parkı
Medikal Klinik
Az önceki kabul – ret seçeneklerindense, bu sefer 4 seçeneğimiz var.
Evet ya da hayır olur diye düşünmüştüm ama öneriler var.
Seçilecek tesis, uygulamaya konulacak gibi. Acaba örnek olmasa, gerçekten tesis kurulur muydu.
“Önergeler kararlaştırılırsa, gerçek hayata uygulanacak. Ancak her önerge, herkesi farklı etkileyebilir. Mesela sizin sınıf restorana oy verdi. Ancak diğer sınıflar eğlence parkını seçti diyelim. Onlarınki 3 oy sayılacak ve o tesis kurulacak.”
Tahminimce Chabashira-sensei’nın ne demek istediğini herkes anlamıştır. Önemli bir etkiye sahip önergelerde, bir sınıfın seçimi önemli olmayabilir. Yine de, dikkatlice oy verilmesi gerekiyor.
İlk oylamada söz hakkına sahip olmadığımız için, ön sezilerimle seçim yapacağım.
İlk Oylama sonucu:
20 Restoran, 20 Toptancı, 4 Eğlence parkı, 0 medikal klinik.
“Oy birliği sağlanmadığına göre, 10 dakikalık süreniz başladı.”
Öğretmen masasında 10 dakikalık geri sayım cihazı aktif edildi. Zaman dolunca, 2.oylamaya geçmek zorundayız.
Öğrenciler yerlerinden kalkıp aralarında konuşmaya başladılar. Kendi istekleri doğrultusunda fikirlerini beyan ettiler. Ben de etrafı izleyerek zaman öldürdüm. Birinin liderliği ele almadan, 10 dakika sınıftakilerin kendi sohbetiyle geçip gitti.
“Süre dolmadan önce herkes yerine geçmeli. Dolar dolmaz da oy vermelisiniz. Oy verme süreniz 1 dakika. Eğer verilen süreden önce herkes oy verirse, sonuçlar ekrana hemen yansıyacak.”
10 dakikalık araların aksine, oylama süreci kısalabiliyormuş.
“60 saniyeyi aşmanız sıkıntı. Cezası var. Size her oy için en fazla ek 90 saniye verilecek. Bu süreyi her önergede aşanlar okuldan atılacak.”
Okul, herkesin oy vermesini sağlıyordu. İstemiyorlarsa oy vermeyi, okuldan atılacaklar.
Oy vermede gecikmeler olabilir. Ancak bu kadar ciddi bir sınavda yaklaşık 50-55 saniyesini boşa harcayacak öğrenci çıkacağını sanmıyorum.
Oylama sonuçları belli oldu.
İkinci Oylama Sonucu:
23 Restoran, Toptancı 2, Eğlence parkı 14, medikal klinik 0
Malum ortak bir karara varılmadığı için, benzer bir sonuç çıktı.
Bariz cevabı olan önergeler çıkarsa, ilk seferde oy birliğine varılır…
Önergede anlaşıldığı sürece, 39 oyu toplamak zor değil. Tabii, bunun başarıyla yürütülebilmesi için önergeler beklentilerimizi karşılayabilmeli.
Yani, önergenin içeriğine göre insanlar uzun süre tartışmak, enine boyuna konuyu incelemek isteyebilir.
“Bu örneklerle, akışı anladığınızı sanıyorum. Bu sınavın amacı 5 saat içerisinde 5 önergede oy birliğine varmak. Bunu başaramazsanız şayet, çok ağır bir ceza ile karşı karşıya kalacaksınız: 300 sınıf puanı kaybedeceksiniz.”
“Ü—-üç yüz müü!?”
Kısacası, tamamlamamız gereken bir sınav.
“Verilen sürede tamamlarsanız da, 50 sınıf puanı kazanacaksınız.”
Ceza ile ödül pek dengeli değil. Ancak sınavın zorluğuna göre, doğal.
“Paniklememize gerek yok. Kimseyle yarışmayacağız. Birlik olmamız gerekiyor. Verilen sürelerde konuşarak bu işi halledebiliriz.”
“Sınavın genel hatlarını gördünüz. Şimdi de özetine bakalım. Gerekli görenler, tabletinden bilgilerin ekran görüntüsünü alabilir.”
Oy Birliği Özel Sınavı Kuralları
- Okulun hazırladığı önergelerdeki seçeneklerden birini tüm sınıf seçmek zorunda.
- (Toplam önerge: 5 Sunulacak maksimum seçenek: 4)
- Herhangi bir önergede oy birliği sağlanmadığı sürece, oylama tekrarlanacaktır.
- Zaman aşımı olduğu sürece, önergenin şartları işleme koyulmayacak.
- Oy birliğine ulaşılan önergeler, sınavın sonucu ne olursa olsun uygulamaya koyulacaktır.
- Tüm önergeler oy birliğine ulaşırsa, sınıf 50 sınıf puanı kazanacaktır.
- Bir sınıfın verilen 5 saat içerisinde tüm önergeleri tamamlayamaması durumunda, sınıf 300 sınıf puanı kaybedecektir.
Özel sınav prosedürü
① Önerge sunulduktan sonra, 60 saniye içerisinde ilk oylama gerçekleştirilecektir.
② İlk oylamada oy birliği sağlanırsa, ikinci önerge başlayacaktır.
Oy birliği sağlanmazsa, üçüncü aşamaya geçilecektir.
③ on dakikalık tartışma süreci (Öğrenciler sınıfta bu süreçte istedikleri gibi hareket edip konuşabilir.)
④ 60 saniyelik oy verme süresi ( Bu süreçte öğrenciler konuşamaz, sadece oy vermekle yükümlüdürler.)
(60 saniyede oylamayı tamamlamayan öğrencilere akümülatif bir ceza verilecektir.)
(Akümülatif ceza 90 saniyeyi geçerse, öğrenci okuldan atılacaktır.)
⑤ Oylama sonuçları ekranlara yansıtılacaktır. Eğer oy birliği sağlanırsa, bir sonraki öneriye sağlanmasa ③ devreye girecektir.
5 önergede tamamlanınca özel sınav bitecek.. başarısız olursak diye, ceza konmuş. 300 sınıf puanı demek, A sınıfına elveda demek. Abartı değil bu.
Bir de üzerine diğer tüm sınıfların sınavı başarıyla tamamladığı bir durum olursa, fark 350 olacak.
Ayrıca, anonim bir oylama gerçekleşeceği için bazı konular sıkıntılı olabilir. Kabul’e bastığını iddia eden birinin, aksi butona bastığını kanıtlayamayız malum.
“Biz öğretmenler olarak bile size sunulacak önergeleri bilmiyoruz. Bazılarınız önergeler konusunda optimist yaklaşıyor olabilir. Ancak uyarmakla yükümlüyüm sizi. Sınavda diğer öğrencileri herhangi bir konuda oy verdirmeye zorlamak yasak. Başkalarının oy haklarını parayla satın almak da yasak. Bu sadece diğer sınıflarda geçerli değil, sınıf içinde de geçerli.”
Zorla oy verdirtmek yasak demek.
Sadece ilk tercihe oy verme sözü falan istendi diyelim, sırf bu sözü veren kişi yüzünden, test artık geçerli olmayacaktır.
Böyle bile diğer sınıflara sert bir darbe vurulabilir.
“Okul bu kurallara uyulmasını sağlayacak, gözlemleyecek. Sınıf dışından birinin, sınıf içinde bir veya birden fazla kişinin keyfi olarak tek bir seçim yapmaya zorladığı kanıtlanırsa, o kişi işbirlikçisiyle birlikte okuldan atılabilir. Kendinize dikkat edin. Ben de fark edersem böyle bir durum, hemen okulu bilgilendireceğim.”
Bu da demek oluyor ki, bu özel sınav süresi bitmeden, okul bir soruşturma yürütecek.
Bu kadarıyla bile büyük bir cezadan bahsediliyor. Muhtemelen Ryuuen böyle bir durumda harekete geçmeyebilir.
Anlaşılan özel sınav başlayana kadar, diğer sınıflarla ilişkiden kaçınmak en iyisi olacak.
“Ayrıca, bu özel sınavda『 koruma puanı』 geçici olarak devre dışı tutulacak. Sınavda tek bir öğrencinin korunması, adil olmayacak. Koruma puanı sahibi olanlar okuldan atılma cezası alırsa, bu puanı kullanamayacaklar. bireysel veya kolektif olarak 20.000.000 milyon kişisel puan öderse, okuldan atılma engellenebilir olacak.”
Bu sınıfta, şu an bu kadar çok kişisel puan yoktur.
Bizden birisi potaya girerse, okuldan atılmayı kesinleştirmiş olacağız yani.
Kişisel puanların bile yeri geldi mi değeri oluyor işte.
Bu, sınıfları birbirine düşüren özel bir sınav olsaydı, bu koruma puanının geçersiz kılınması memnuniyetsizliğe yol açabilirdi. Ama bu sefer sadece sınıf için bir sınav var.
Bu anlamda, bu özel kuralın benimsenmesi doğal.
Bu konuda hoşnutsuz olsa da elinden bir şey gelmeyecekti, Kouenji’nin. Bu arada hiç de umursamıyor.
“Ayrıca, bu özel sınav için cep telefonları ve diğer elektronik aletleriniz toplanacak. Dışarı ile temas kesinlikle yasak. Olur da sakladığınız bir cihaz ortaya çıkarsa—– ne olacağını açıklamaya gerek yok, değil mi?”
Uyulması gereken diğer kurallar gibi, okuldan atılma söz konusuydu.
⚝⚝⚝