Elitler Sınıfı - Cilt 20.5 - Bölüm 33
Son zamanlarda, Ryuen, Katsuragi, İchinose ve hatta Shiranami ya kadar gittikçe diğer sınıflarla daha fazla muhatap olmaya başlamıştım.
Bugünse, Kamuro gibi A sınıfından öğrencilerle beraberdim.
Ve sıradan A sınıfı öğrencileri değillerdi. Hepsi de Sakayanagi’ye yakın ve sınıfın yönetiminde bulunan isimlerdi.
“Günaydınlar, Hashimoto-senpai, Kamuro-senpai, Kitō-senpai.”
“Günaydın.”
“Ah, teşekkürler!”
Keyaki Alışveriş Merkezine doğru giderken yolda bir sürü birinci sınıf öğrencisiyle karşılaştık.
“Çok popülersiniz sensei.”
“A sınıfındaki öğrenciler için pek yabancı bir durum değil açıkçası.”(çn. Havalara gel)
-
-
-
- sınıftaki kohaileri ile bağlarını çok sıkı tutuyorlardı. Hatta artık birbirlerinin yüzlerini ve adlarını biliyorlardı.
-
-
“Ama Sakayanagi’den böyle bir hava almıyorum.”
“Prensesin yeri özeldir. Kohailer onu öyle gelişigüzel selamlayamazlar. Adeta tepedeki bir çiçek gibi…”[çn. Bizi böyle anan olmadı be abi 🙁 ]
Bu cümlelerden sonra neden kohailerın kıskanç bakışlarına maruz kaldığı anlaşılıyordu.
“Peki, nereye gidiyoruz?”
“Hmm? Bir düşünelim, Ayanokoji olsam muhtemelen gözden ırak bir yer isterdim. Değil mi Ayanokoji?”
“Gereksiz yere öne çıkmayı sevmiyorum.”
“Doğrudur, o zaman karaoke en olası sonuç. Ama-”
Hashimato gelişigüzel beni değerlendirdikten sonra, Kamuro’nun keskin bakışlarına maruz kaldı.
“Reddedilmiştir.”
Bu konuşmadan sonra Hashimato da karaokeden vazgeçip düşünmeye başladı.
“Kamuro-san, acaba karaokeyi sevmiyor musunuz?”
“Önemli değil. Nedenini sorma.”
Hiyori Kamuro ile birlikte yürürken sorduğu bu soru karşısında aldığı tek şey kısa bir cevap olmuştu.
O esnada Kito ve ben de arkalarından yürüyorduk
““—Müzik kulağı olmadığındandır.”(çn. Fısıldıyor muhtemelen)
“Kitō!”
Kamuro, bu küçük mırıldanmayı duymuş olacak ki öfkeli bir bakışla Kito’ya döndü
“Ne yani müzikten anlamıyorum da ne demek?”
Göründüğü üzere müzikten anlamayan ve bunun farkında olan insanların karaokeyi sevmemesi gayet normal.
Ayrıca bu Kamuro’nun neden bu konu hakkında konuşmak istemediğini de açıklar nitelikte.
“Sus.”
“…Kamuro ’da şeytanın kulakları olsa gerek, değil mi?”
Bunu isteyerek mi yoksa istemeyerek mi yaptığını bilmesem de Kito, daha da kısık bir sesle bir yorum daha yapmıştı.
Ve muhtemelen Kamuro’nun küplerine binmesine neden olacak bir yorum…
“Dediğini duydum Kito ve artık Ayanokoji’nin yanında gereksiz şeyler söylemeyi bırakın!”
“Sorun yaşamak istemiyorsanız haddinizi bilin.”
Aralarının ne kadar iyi olduğunu bilmesem de yakın oldukları kesindi.
“Hadi ama biraz sakin ol, Kamuro-chan. Karaokeye gitmeyecektik zaten.”
Kitō, hızımı yavaşlatmamı işaret edermişçesine elini omzuma koydu.
Gruptan biraz daha geride kalınca Kamuro’nun keskin kulaklarının duyamayacağı bir şekilde konuşmaya başladı.
“Hashimato ve Kamuro sıkıntı yaratıyorlar.”
“Sorun değil, çok önemsediğimi söyleyemem zaten. Hem Shiina da mutlu gibi.”
“Peki, öyle diyorsan…”
Kito genelde hep korkutucu bir yüz ifadesine sahipti. Fakat bu tavrına çok şaşırmadım. Okul gezisi sırasında farklı bir yönünü gördüğümde de şaşırmamıştım. Hatta aksine, o da gayet mantıklı düşünebilen bir öğrenciydi.
“Olaylara karşı yaklaşımın Ryuen’le kavga ettiğin zamankinden farklı. Beni hala düşmanın olarak görmediğin için mi?”
“Herkese karşı o kadar sert değilimdir. Düşmanım olsa bile saygılı olduğu sürece en azından temel nezaket kurallarına uymaya çalışırım.”
Düşmanına karşı bile sert değildi.
“Hey, Shiina-chan. Bir şey merak ediyorum da, sorsam sorun olur mu?”
“Nedir?”
“Ayanokoji ile nasıl bir ilişkin olduğunu merak ediyordum ben de.”
“Kamuro-San’a da dediğim gibi biz sadece yakın iki arkadaşız.”
“Yani şuan özgür olduğunu söyleyebiliriz değil mi?”
“Özgür derken?”
“Erkek arkadaşın yok gibi…”
“Ne yani Shiina ’ya asılmayı mı planlıyorsun?”
“Yanlış anladın öyle bir şey demek istemedim. Sonuçta ikimizin de sevgilisi yok değil mi Kamuro-chan. Yoksa kız arkadaşım Kamuro-chan mı olmak isterdin. Kıskandın heee.”
Hashimato’nun bu kaygısız tavrına dayanamayan Kamuro, arkasına yaklaşıp sertçe tekmeyi koydu.
“Ouch!”
Hashimoto bir anda yerinden sıçrayıp kıçını tutarak özür diledi. (çn. Gerçekten butt yani kıç demiş burada ben eklemedim)
“Bu aptal komediden dolayı özür dilerim Kamuro-chan.”
Tüm bu olayı arkadan sessizce izlemekten başka hiçbir şey yapmamış olan Kito, sebepsiz yere özür diledi.
“Dürüst olmak gerekirse A sınıfında daha ciddi öğrenciler olduğunu düşünüyordum ama şaşırtıcı derecede durum böyle değil gibi.”
“Hashimoto’nun iyi kötü insanın ruh halini belirleme gibi bir yeteneği var.”
Her zamanki o korkunç yüzünden ve garip kelime seçiminden ne dediğini pek anlamamıştım. Galiba övüyordu.
Çeviri: 1,5 porsiyon ichi kebap
Ayanokojiaynıben
Edit: horikita senpai
Duyuru: arkadaşlar instagram sayfası için hala daha bir editör/admin arıyoruz yardımcı olabilecek discord üzerinden bana ulaşsın
Discord:birhasret