Tharold - Bölüm 16 - BLYTHAROS VS VİCTOR & KİYOSHİ
BLYTHAROS VS VİCTOR & KİYOSHİ
Dövüş için yeterli alan açıldıktan sonra işaret fişeği ateşlendiğinde savaş başlayacaktı.
Üçümüzde pozisyonlarımız aldık ve üçten geriye saymaya başladır
3..2…1 BOOM!
İşaret fişeği ateşlendi, ilk Victor Blytharosun üzerine atıldı blytharos kılıç darbelerini yumrukları ile engelliyordu bende üzerine karatmayı saldım ama o tekniğini kullanmaya başlamıştı bile karatmam ona erişemiyordu. Victor bir süre tek başına çarpışırken bende gizli bir şekilde karatmayı yerin altında soktum ama Blytharos fark etti ve hemen altına görünmez duvarlarından koyarak karatmamı ona erişmesini engelledi. Şu an dövüşe hiçbir katkım yoktu ve hemen bir şeyler bulmalıydım.
Victor iyi dayanıyordu ama fazla sürmezdi. Blytharos Victor’un gövdesine güçlü iki yumrukla uçurdu ve beni görünmez duvarını kullanarak kendi ile hapsetti. Kaçabileceğim bir yer yoktu, üstüme atıldı kılıcımla gardımı aldım ama yumrukları çok sertti birkaç yumruğunu yemek zorunda kaldım ve ardından sırtım görünmez duvarlara çarptı.
O anda kafama dank etti iki siyah rengin tekniği birleştiğinde bir nihai teknik oluşuyordu ama her teknik için geçerli değildi. Bunu Victor ile başaramazdım ama Blytharos’un tekniği uygundu. Görünmez duvarlarını karatmam ile kaplamam hiç aklıma gelmemişti ama şu an bunu deneyebilirim.
Kiyoshi: Blytharos hiç nihai tekniğe rastladın mı?
Blytharos: Hayır da şimdi ne alakası var.
Kiyoshi: ŞİMDİ ŞAHİT OLACAKSIN, NİHAİ TEKNİK KARANLIĞIN ALANI !
Blytharosun görünmez duvarları artık karatmam ile kaplanmıştı ve onun dokunduğu her yer karatmam ile temas halindeydi adeta avcumun içindeydi
Blytharos: HAHAHAHAH TEKNİĞİNDE USTALAŞMAYA BAŞLAMIŞSIN ANLAŞILAN KAZUKİ.
Kiyoshi: Bana soyadımla seslenmeyi bırak.
Yavaş yavaş onu zayıflatmaya başlamıştım yumruklarının gücü azalıyordu. Hızla üzerine atıldım ve katanamla darbeleri indirmeye başladım ve derin kesikler açıyordum. Katanamı tuttu hemen katanamı karatma ile kapladım adeta köşe kıstırmıştım yenmeye yaklaşıyordum ama nihai tekniği kullanmak bana da ters tepmişti yavaş yavaş nihai tekniğim çözülmeye başlamıştı.
Devam edebildiğim kadar devam ettim ve artık en sonunda nihai teknik kapandı ama onun duvarları da ortadan kalmıştı. Victor hemen Blytharos’un üzerine atıldı ve bıraktığım derin kesiklerden darbe vurmaya devam ediyordu.
Hemen yardım için atılacaktım ama gücüm tükenmişti nihai tekniği kullanmak çok ters tepti adım atacak halim yoktu Victor bana döndü
Victor: iyi işti bundan sonrasını bana bırak
Yerde gücümü toplamaya odaklanmışken Victor Blytharos ile kafa kafaya çarpışıyordu.
Victor yaptığı her hareketi etkisizleştiriyordu ve Blytharosun çekirdeği yavaş yavaş görünmeye başlamıştı. Olan tüm gücümle Blytharos atıldım ve karartma ile kapladım ve zayıflattıkça zayıflattım. Yenilenmesi yavaşlıyordu ama sadece üzerinde birkaç saniye tutabildim gücüm ona yetti
Victor: PES ET BLYTHAROS
Blytharos: ÖMRÜMDE KRALIMDAN BAŞKA KİMSEYE BOYUN EĞMEDİM SİZEDE EĞMEYECEĞİM
Victor: Sonuçlarına Katlanacaksın
Blytharos: Göreceğiz
İkisi son saldırılarını yaparken ben tarikatçını elinde duran panzehri gördüm hemen üzerine atıldım, panzehiri alıp tarikatçıyı öldürdüm ve Victora seslendim
Kiyoshi: Victor panzehir elimde kaçalım
Victor: Tamam
Blytharos sinirli bir şekilde
Blytharos: O ELİNİZE NASIL GEÇTİ
Kapının girişine yaklaştık Blytharos önümüze görünmez duvarlarından koyuyordu ama nafile Victor hepsini etkisizleştiriyordu.
Blytharos: ŞEREFSİZ HERİFLER
İkimiz de aynanda orta parmak çekerek barikattan geçtik ve kapılar kapandı. Adem mareşal bize selam durdu
Adem: Aferin beyler görevi başarılı bir şekilde tamamladınız ve Ellie’nin hayatını kurtardınız
Panzehri hemen Hugh’a veriyorum ve oda Ellie’ye götürüyor. Tekrardan barikatları güçlendiriyoruz ve saldırıya dayanmaya devam ediyoruz. En sonunda onlarda tükenmeye başlıyor ve geri çekiliyorlar.
Blytharos: GERİ ÇEKİLİN YAPACAK BİR ŞEY KALMADI
Arkalarını dönüp gidiyorlardı ve artık rahatlayabilirdik. Kazandığım ilk savaştı daha doğrusu biraz düello gibiydi ama sonuçta savaştı ve kazanmıştık. Tarikatçılar giderken Blytharos’un hafif sırıttığını gördüm, çok sinirime dokunmuştu neden sırıttığını anlayamıyordum.
2 hafta sonra şehir normal düzenine geri döndü ve Ellie iyileşmişti. Ellie’nin yanına gittim, Ellie üssün genel tedavi merkezinde kalıyordu. Ellie’nin kaldığı odanın önü baya kalabalıktı anlaşılan birkaç baş komutan Ellie’yi görmeye gelmişti. İçeri girdiğimde B üssünün baş komutanı Matthew Quin ve C üssünün Baş komutanı Blake Miller vardı.
Blake: Ellie güvende olmana sevindim daha fazla siyah renk asker kaybetmeyi göze alamayız.
Matthew: Sen hep böyleydin zaten Blake bırakta kadına biraz saygın olsun daha yeni ölümden döndü.
Blake: Ne kadar zor durumda olduğunu anlayamıyorsun galiba Matthew.
Matthew: Gayet iyi anlıyorum bence sende bir sorun var bu olaylar yaşanıyorken sen ne yapıyordun A üssü saldırı altındayken?
Blake: Önemli bir ipucu arıyordum.
Matthew: Neymiş bu önemli ipucu.
Blake: burada söylenmez toplantı yapılacağı zaman söylerim.
Ellie: OFFF susun artık sadece iş konuşuyorsunuz dinlenmeye çalışıyoruz şurada.
Konuşmayı bölerek odaya girerim.
Kiyoshi: Efendim geçmiş olsun sizi iyi görmek çok güzel.
Ellie: Hoş geldin Kiyoshi hayatımı kurtaran bir askersin teşekkür ederim.
Kiyoshi: Sadece görevimi yaptım efendim.
Ellie: Alttan almana hiç gerek yok düşmanın en güçlü askeri ile kapışıp hayatta kalman bile bir başarıdır kahraman ünvanının hakkını veriyorsun.
Blake: Ellie’ye katılıyorum Kiyoshi bu kısa zamanda çok iyi işler yaptın
Kiyoshi: Teşekkür ederim efendim
Matthew: En güçlü askerimize ayak uydurabilen bir askerimiz daha var gittikçe güçleniyoruz
Blake: Evet ama onun için yeter mi?
Matthew: Bilmiyorum onun gücü apayrı bir seviye.
Kimden bahsediyor bunlar
Kiyoshi: Efendim kimden bahsediyorsunuz
Matthew: bahsettiğimiz kişi uzaylıların kralından sonraki en güçlü uzaylı ve bir komutan o kapıştığınız komutan Blytharos evet güçlü ama onun yanında o bile güçsüz kalabilir önceki savaşta sahaya inip sadece 2 şehri tek başına yok eden bir canavar.
Kiyoshi: İsmi ne?
Matthew: İsmi Vyron gücü hem çok garip hem çok güçlü
Kiyoshi: Efendim gücünü bile biliyorsak neden bu kadar korkuyoruz
Matthew: Gücünü yenmek imkansızda ondan
Kiyoshi: Efendim nedir onun gücü?
Matthew: Kader Defteri ve Yargı payı
Kiyoshi: İki gücü mü var?
Bu herif ne kadar güçlü böyle.
Matthew: Evet, Kader Defteri başlayayım ilk olarak. Senin savaşta yaptığın her hareketinin bir amacı var değil mi?
Kiyoshi: Evet.
Matthew: yaptığın her hareketine bir neden sorusu soruyor yaptığın hareketin amacı ne kadar büyükse kendisi o kadar güçleniyor.
Bu bile başlı başına hepimizi yenmeye yeter bir de bir gücü daha mı var.
Kiyoshi: Diğeri ne?
Matthew: Diğeri de her bir hatan için senden bir miktar vergi alıyor ve fiziksel güç olarak kendisine ekliyor.
Bu adamı nasıl yenebiliriz ki hata yapmadan devam etsek bile amacımız onu öldürmek olacak imkansız gibi görünüyor neyse şu an onun hakkında bu kadar kafa yormaya gerek yok
Matthew: Neyse çok kafa yorma daha ortalıkta yoklar.
Biraz muhabbet ettikten sonra üste ki kendi odama gidiyorum. Vyron isminden bile çok güçlü olduğu anlaşılıyor ama illa bir yenmenin yolu vardır.
Kalan belgeleri düzenledikten sonra eve gitmeye hazırlanırken odama Ayame giriyor.
Ayame: Komutanım savaştaki galibiyetiniz için sizi tebrik etmek istedim
Kiyoshi: Kimse yok resmi konuşmana gerek yok Ayame
Ayame: ah tamam özür dilerim, gerçekten Baş komutanımızın hayatını kurtardın
Kiyoshi: Victor’la birlikte yaptık daha da güçlenmeliyim ta ki tek başıma yapabilene kadar
Ayame: bence biraz kendini düşünmen gerekiyor daha yeni çok zorlu bir savaştan çıktın ve neredeyse ölüyordun
Kiyoshi: bu seni ilgilendirmez
Bunu dediğimde Ayame üzülmüştü ama gerçekler bunlar kimsenin beni düşünmesine ihtiyacım yok
Ayame: Biraz hatrım varsa beni dinle
Kiyoshi: Asker Ayame bu konuşma bitmiştir lütfen odamdan çıkın.
Ayame hafif gözleri dolmuş bir şekilde odadan çıkıyor, kaba davrandım biliyorum ama bu saatten sonra daha da güçlenmem lazım ki insanların üzerindeki tehditti ortadan kaldırabileyim ve annemin intikamını alabileyim.