Elitler Sınıfı -    Cilt 21 - Bölüm 31

Ryūen’in sınıfının beklediğim gibi yüksek bir moral içinde olup olmadığını görmek için D sınıfı’nın yakınına gittim ve orada Hiyori’yi buldum.

Pencereden aşağı bakıyordu, ancak yüzündeki her zamanki yumuşak gülümseme yerine ciddi bir ifade vardı. Bu tuhaflığı fark ederek sessizce yanına yaklaşıp ben de onun gibi aşağı baktım.

Gördüğüm şey, Ryūen ve birkaç yakınıydı. En dikkat çeken kişi, sevinçle zıplayıp kollarını coşkuyla sallayan Ishizaki’ydi. Ayrıca, gösterişli hareketlerine rağmen vakur bir şekilde Keyaki alışveriş merkezine doğru ilerleyen Katsuragi de göze çarpıyordu. Yüzünün yandan görünen ifadesi her zamanki gibi sert ve katıydı.

“Zaferin tadını çıkarma vakti geldi, ha?”

Bugün Keyaki alışveriş merkezinde savurganca harcama yapacaklarına emindim.

“Öyle görünüyor.”

Hiyori, doğal bir tonla yanıt verdi.

—

“Sen gitmiyor musun?”

“Davet edildim ama bugün gitmemeyi tercih ettim.”

“Neden?”

“Belki de kutlama havasına giremediğim içindir.”

Neşeyle dolup taşan öğrenciler arasında yüzü asık olan tek kişi muhtemelen Hiyori’ydi.

“Bugün Ryūen-kun’un düşünce tarzı ve saldırgan yaklaşımı beni huzursuz etti.”

“Zorluklara rağmen birinci oldu. Bence mükemmel bir sonuç.”

“Eğer sadece sonuca bakarsak, evet. Ama…”

Kısa bir tereddütten sonra Hiyori konuşmaya devam etti.

“Bu yöntemlerle kazanmaya devam edebileceğimizden emin değilim.”

“Alışılmışın dışında bir yaklaşımdı. Daha çok, sınıfın güçlü yönlerini dikkatli bir şekilde kullanmaya dayanıyordu.”

Ryūen’in en büyük gücü, riskli ama kendine özgü stratejiler geliştirme yeteneğiydi. Ancak sadece bundan ibaretti.

“Bu sefer bir şekilde başardık ama bu zaferin üzerine inşa edebileceğimiz bir temel oluşturamadık. Kaybetmemiz gerektiğini söylemiyorum ama büyümek için önemli bir fırsatı kaçırdık.”

“Haklı olabilirsin.”

Ancak bunu başarmak için yeni bakış açılarına ihtiyaç duyabilirlerdi.

“A sınıfına yükselmek için gereken unsurlar aynı zamanda önümüzdeki en büyük engelleri de oluşturuyor. Bu gerçekten zor bir durum.”

Hiyori, sınıfının bariz zayıflığını görebiliyordu.

Ryūen’in varlığı, sınıfın gücüydü.

Ancak aynı zamanda, zayıflıkları da onun varlığından kaynaklanıyordu.

“Eğer bunu fark eden bir öğrenci çıkarsa, sınıf için hâlâ umut var demektir.”

Kazananların ne düşündüğünü kısaca duymak istemiştim ama konuşmalarına karışma niyetim yoktu.

Endişeli görünen Hiyori, kütüphaneye gitmeye karar verdi ve beni de davet etti. Ancak reddettim.

Ichinose ve Sakayanagi’nin sınıflarının ne durumda olduğunu görmek istiyordum.

Ichinose’nin sınıfı, her zamanki gibi, ne iyi ne de kötü bir durumda görünüyordu.

En düşük sıraya düşmekten kaçınırken, elenen öğrenci sayısını sıfırda tutarak güvence sağlamışlardı.

Kimseyi feda etmeden mücadele etmek riskliydi, ancak sonunda ikinci sırayı elde ettiler.

Horikita, hedefini belirleyip savaşın ilk yarısında beş öğrenciyi elenmenin eşiğine getirecek şekilde stratejisini bilinçli olarak yönlendirdi.

İkinci yarıda ise, müzakereleri erkenden başlatmış gibi görünen Ryūen ile iş birliği yaparak sıfır elenme sayısına ulaştı.

Üstelik Horikita’ya yardım ederek Sakayanagi’nin sınıfını en alt sıraya itti.

Ortada kalmış bir sınıf için mümkün olan en iyi hamleleri yaptıkları söylenebilirdi.

Çeviri: M.cannn_

Ayanokojiaynıben

Shiro Oni

1.5 promosyon ichi kebap

Edit: horikita senpai