Elitler Sınıfı - Kısa Hikayeler - Cilt 14 - Nanase Tsubasa SS – İnanılmaz Potansiyel
Cilt 14 – Nanase Tsubasa SS – İnanılmaz Potansiyel
Bilimsel verilere göre, erkeklerin dayanıklılığı kadınlarınkinden daha yüksek.
Fakat bildiğim kadarıyla, Ayanokouji-senpai ile aramda büyük bir fark yoktu.
Çocukluğumdan beri aldığım eğitime dayanarak bu özgüvenim vardı, tabii.
Fakat sonradan anladım ki, çok saftirik bir düşünceye kapılmışım.
Ayanokouji-senpai’nin yorulduğunu kaç gündür görmedim. Enerjisinin % 50-60’ını harcıyor, her engeli, zorluğu, kolayca atlatıyordu.
Beni kolayca geçiyor, zorlanmadan dağa tırmanabiliyordu.
Böyle giderse, ona yetişemem.
Geriye düşmemek için elimden geleni yapmalıyım.
Her şeyin sonu gelecek diye korkunca, hemen kendime gelme ihtiyacı hissettim.
“Ne yapıyorsun?”
“Lütfen… bana aldırma. Kendi irademle seni takip ediyorum, Ayanokōji-senpai…!”
Buradan düşersem şayet, buraya kadarmış diyeceğim.
Koluma gücümü vererek kayalıktan tutundum. Koluma tüm gücümü vermiş, hedefe kilitlenmiştim.
“Dikkatli olmazsan, diskalifiyeden daha fazlasıyla baş etmek zorunda kalacaksın.”
Diskalifiye olmak, önceliğim değildi. Mühim olan, ona yetişip yetişemeyeceğim.
Burayı aşmaya odaklanırken, bana doğru aşağı indi.
“Elimi tut.”
Çaresizliğimi görünce, elini uzattı.
“O-olmaz, senpai. Sana yük olmayacağımı söylemiştim. Kendi isteğimle seninle yolculuk yapıyorum… lütfen beni boş ver. Sen önden git.”
Buradan yukarı tırmanmak çok tehlikeli olsa da, ne tereddüt ediyor, ne de panikliyordu.
Hep sakin bir tavırla hareket ediyor, bilmediğim pek çok yanı olduğunu gösteriyordu. Tam beklediğim gibi, normal birisi değil.
Housen ile olan kavgasındaki cesaretinden, şuana kadar her şeyi, farklı.
“Yukarı çıksam, sen yaralansan kötü olur. Aşağıdan bana yalvarsaydın belki böyle hareket etmezdim. Ama burada yardım etme kararı veren benim. Sen endişelenme asıl.”
“Ama…!”
“Boşa çenemizi niye yoruyoruz?”
Kaçacak yerim kalmamıştı. Ne kadar direnirsem, o kadar çok zamanını harcamasına neden oluyordun.
“…peki.”
Elini tutarken, öfkemi istemsizce yüzüme yansıttım.
“Senpai…daha önce dağa çıkmış mıydın, böyle bir deneyimin var mı?”
“Yok, ilk kez deneyimliyorum.”
“Öyle mi…”
Çantamla birlikte bana yardımcı oldu.
Bu çocukta inanılmaz bir potansiyel olduğu kesinleşiyordu.
Acaba, onunla karşı karşıya gelebilecek güçte miyim?
Hayır, bunu düşünmemeliyim..
Onu muhakkak—yenmek zorundayım.
Ardından da, o kişiyi sürükleyeceğim.
Bu okula gelme sebebim bu.
Tek amacım bu.