Elitler Sınıfı - Cilt 20.5 - Bölüm 31
Tereddüt etmeden asansörr bindim, yurttan çıktım ve çıkar çıkmaz telefonumu açtım.
Hiyori yüksek ihtimalle yakında beni arayacaktı.
Odadan çıkmadan önce bunu kontrol etsem iyi olabilirdi ama Kei’yi daha fazla endişelendirmek istemedim.
Tahmin ettiğim gibi, telefonum kapalıyken, bir cevapsız arama ve bir mesaj gelmişti.
Görünüşe göre beklediğimden daha erken yürüyüşe çıkmıştı.
Dakikliği etkileyiciydi, onu yakalamaya karar verdim.
Onu Keyaki AVM’den uzakta, ana kapı civarında bir yerde arkası bana dönükken amaçsızca dolaşırken buldum.
“Bir şey bulabildin mi?”
“Günaydın. Maalesef ki özel bir şey bulamadım. Ama hava çok güzel değil mi?”
Sıcaklık hala biraz düşük olsa da hava açıktı ve birikmiş karların çoğu erimişti.
“Davetin için, teşekkürler.”
“Eğer her tüm gününü kütüphanede geçirirsen kıymetli kış tatiline yazık edersin.”
Kütüphaneciden duyduğum kadarıyla Hiyori, arkadaşlarıyla çok nadir takılıyor, kütüphanenin açılışından yurda dönme saatine kadar kütüphanede takılıyordu.
Orada tüm gün, kütüphane kapanana kadar yalnızdı.
Onun üçüncü döneme girmeden önce çok yalnızlık çekmesini istemediğimden dışarı davet etmiştim.
Tabii ki, kütüphaneye gitmenin Hiyori için rahatlatıcı bir rutin olduğunu biliyordum.
Sebepsiz yere onun hakkında endişelendiğim için Hiyori’den azar bile işitebilirdim.
Onu böyle dışrı çağırmak üstüne bir baskı kurabilirdi… Başka bir deyişle onu arkadaşımmış gibi davranmak zorunda bırakmışım izlenimi verebilirdi.
“Neden beni çağırdın?”
Bu yüzden dürüst olmalıydım.
“Sadece seninle takılmak istedim.”
Sadece onunla dışarı çıkmak istemiştim hepsi bu.
Hiyori eğer onun için yeterli olmadığımı düşünürse tabii ki beni reddedebilirdi.
“Aslında sadece hediyen için teşekkür etmek istemiştim ve sana hediye vermek ya da sözlü olarak teşekkür etmenin yeterli olmadığını düşündüm bu yüzden seni dışarı çağırdım ki keyif alabileceğimiz bir gün geçirebilelim.”
Sözlerim biraz ucuz olsa da umarım ne anlatmak istediğimi anlamıştır.
“Bunu duyduğuma sevindim.”
Nazik sesinde minnettarlık ve mahcupluk hissettim.
Hiyori ona acıdığımdan dolayı onu davet ettiğimi düşünebilirdi.
Ne kadar inkar edersem edeyim bu algısını yıkmak çok zordu.
Ama davetimi kabul etti ve benimle dışarı çıktı.
Şuanda burda karşımdaydı.
Şu andan itibaren davranışlarıma dikkat etmeliydim.
Normalde, ikimiz birlikteyken, konuşmaya ikimiz de yön vermezdik.
Çoğunlukla, yanımızda olan başka kişiler konuşmayı yönlendirirdi.
Ama bugün farklıydı.
Bugün Hiyori’ye eşlik etmeye karar vermiştim.
Ancak okul sınırları içinde yapabileceğimiz aktiviteler ve gidebileceğimiz yerler sınırlıydı.
“Karuizawa-san bunu sorun etmedi mi ? Yani başka bir kızla baş başa dışarıya çıkmanda sorun yok mu?”
İnsanlar, durum fark etmeksizin,genellikle karşı cinsle konuşurken bu durumu göz önünde bulundururlardı.
Bu sadece benim için geçerli bir durum değildi, partneri olan herhangi biri bu tarz sorularla karşı karşıya gelirdi.
‘Kei başka bir oğlanla çıksa sorun olur muydu?’ bir nevi soru buydu.
Tabii ki, bu her zaman üstüne kafa yorduğum sorulardan biri değildi.
Bunu sadece başkalarıyla zaman geçirmekten korkanlar dile getirirdi.
Hiyori’nin böyle biri olduğunu zaten tahmin etmiştim.
“İlk başta o da gelmeye niyetliydi. Ama sonradan sadece beni izlemek için gelmenin gülünç olduğunu ve bunun sana karşı ayıp olacağını düşündüm.”
“Onu nasıl ikna ettin ?”
“Ona eğer bizimle konuşmak istiyorsa açıp bir kitap okumasını söyledim.”
Bunu söylediğimde, Hiyori’nin gözleri büyüdü ve minnettar bir şekilde gülümsedi belki de ümitlenmişti.
“Burda olmamasından kitap okuma işinin nasıl geçtiğini anlamışsındır.”
“Ah… Anlıyorum . Şimdi her şey oturdu.”
Dün okumaktan ilk sayfada vazgeçmişti ve olduğu yere yığılmıştı.
“İzni işte böyle aldım. Tabii ki son saniyeye kadar direndi.”
Cevabını alan Hiyori rahatlamışçasına gülümsedi.
İnstagram hesabımızı takip etmeyi unutmayın:official.tln
Aynı zamanda lütfen instagram hesabı için edit yapabilecek yeni bölüm duyurusu atabilecek bir arkadaş bana dc den ulaşsın
Dc:ayanokojiayniben
Çeviri: ayanokojiaynıben
1.5 porsiyon ichi kebap
Edit: horikita senpai