Elitler Sınıfı - Cilt 10 - Bölüm 12 - Özel Teklif
Cilt 10 – Bölüm 12 – Özel Teklif
“Bu kadar geç çağırdığım için özür dilerim, Ichinose.”
Gece 11 sularında Ichinose’i odama davet ettim. Teklifimi reddedebilirdi ama bir sakınca görmediği için kabul etti.
“Ne demek! Geç saatte aramana şaşırdım ama sorun değil.”
“Seninle konuşmak istedim. Geç otur, yer soğuk olabilir dikkat et.”
Yüzünde minnettar bir gülümsemeyle Ichinose, yatağa oturdu.
“Off… kalbim küt küt atıyor…” [Ç.N: İchinose iptal]
“Hmmm?”
“Oh. Yok, yok bir şey.. telefonda konuşamayacağımız konu neydi?”
… su ısıtıcıyı açıp beyaz bir bardak aldım elime.
“Telefonda anlatması zor olduğunu düşündüğüm için çağırdım.”
“Anladım.”
“Direkt sadede gireyim madem. Sınav için planın ne?”
“Sabahki konuşmanın devamını mı yapalım diyorsun? Eh, sınavdan kimse okuldan atılmadan geçsin diye bir şeyler düşünüyorum… yani şimdilik hedefim bu. ”
“Peki kafanda bir fikir oluştu mu?”
Kafamı çevirip aklında bir şeyler olup olmadığını anlamak için tavırlarını gözlemledim.
Tabii, sınavı tüm sınıf olarak atlatmanın yolu 20 milyon puan idi. Sırf, nezaketen soruyordum planı, hedefi var mı diye.
“Uhm, henüz oluşmadı… zaten çok zaman olmadığı için geriliyorum. Stres yaptım.”
Sözlerinden ve tavırlarından bir şeyler sakladığına dair bir izlenim vermiyordu. Gemi sınavıda Ichinose’in poker face bir tavır takınmasına şaşırmıştım zaten.
“Başkan Nagumo’dan yardım istersin sanıyordum.”
“Nasıl bir yardımdan bahsediyorsun ki?”
Bu tarz soruları damdan düşer gibi sorarsanız, karşı taraf sinirlenebilirdi. Bu soruyu sorabilmek için ortamı yumuşatıp bu konuya getirdiğim halde, Ichinose sorumu anlamamış gibi soruyla karşılık verdi. Birazdan söyleyeceklerimle bu poker face tavırlarına bir son vereceğim.
Su ısıtıcıdaki su ısınınca, sıcak çikolata hazırlayıp bardağı eline uzattım.
“Teşekkürler.”
“Bu ek sınav, şimdiye kadar girdiğimiz sınavlardan çok farklı. 20 milyon kişisel puan olmadığı sürece, bu sınavdan her sınıf bir öğrenci kaybedecek. B sınıfı ne kadar puan topladı şimdiye kadar bilmiyorum ama 20 milyona ulaşmadığına adım kadar eminim. Bu sebeple de 3.bir kişiden yardım istediğini düşünüyordum.”
Ichinose’in bakışları elindeki sıcak çikolataya odaklanmıştı, çıkan buharı izledi.
“Öyle mi düşünüyorsun? Asahina-senpai de bu konudan haberdardı. Sana söyleyeceğini düşünmemiştim, Ayanokōji-kun.”
Saklamanın manası olmadığını anlayınca, nasıl öğrendiğime dair bir tahminde bulundu.
“İhtiyacımız olan puan karşılığı koyulan şartı da duymuşsundur?”
Kafamı hafifçe sallamamla Ichinose’in yüz ifadesinin değişip hüzünlendiğini fark ettim.
“Çok saçma değil mi? Pek çok farklı şart koyalabilirken…”
Kişisel puan ödünç verme karşılığında, sevgili olma şartı.. İşin garip yanı, bu teklifi kabul etmeyi düşünüyor olmasıydı.
‘Pek çok farklı şart koyalabilirken’ demesi de bu ciddiyetini gösteriyordu.
“Nagumo-senpai bu anlaşmadan bahsetmemem için beni tembihledi. Birine anlatırsam, anlaşmayı unutmam gerektiğini söyleyip tehdit etti. Asahina-senpai sana söylediğine göre, bu konudan yana zarar görmem herhalde…..”
“Bu konuyu kafana takma.”
“Böyle desen de, konu hiçbir şekilde seni ilgilendirmiyor ki, olan bana olacak sonuçta…?”
“O da doğru.”
B sınıfının sorunu olmakla beraber Ichinose’in kendi kararıydı.
“Ne kadar puana ihtiyacınız var?”
“4 milyondan biraz fazla.”
Sevgili yaparak 4 milyonluk puan ihtiyacı karşılanacak, sınıfını da korumuş olacaktı.
“Nagumo iyi şart koymuş.”
“Evet. Benim gibi birisi için kişisel puan alıp bir de Nagumo-senpai ile çıkmak garip bir durum. Bu kadar yüksek bir tutarı bana ödünç vereceği için, karşılığında şart koşması da normal…..”
Fikrini dinleyince, nasıl düşündüğünü de anladım. B sınıfından kimsenin okuldan atılmasını istemiyordu. Buna engel olmak için kendisini feda etmeye de hazırdı.
“B sınıfını kurtarmak için tek çarem bu.”
“Öyle mi düşünüyorsun…?”
Şu durumda benimde elim kolum bağlıydı. Ichinose’e yardım edebilecek tek şey, kişisel puan.
Açıkçası, 4 milyon puanı ne kadar çabalarsam çabalayayım bu kadar kısa sürede ben de toplayamam.
“Yoksa…benim için endişeleniyor musun?”
“Seni rahatsız ettiysem, özür dilerim.”
“Ne rahatsızlığı. Aksine mutlu oldum.”
Cevabına rağmen, yüz ifadesi solgundu.
“Fakat bu durum beni rahatsız ediyor….seninle konuşmasaydım, kararımdan emin olamazdım herhalde.”
Ichinose yavaşça sıcak çikolatadan bir yudum aldı.
“…Peki ne düşünüyorsun, Ayanokōji-kun?”
“Nagumo’nun teklifi hakkında mı?”
“Evet. Sence ne yaparım?”
Ichinose bakışlarını gözlerime dikti. Ona beklediği bir cevap vereceğim.
“Sınıfını kurtarmak için sadece senin karar verebileceğin, sana özel bir teklif bu. Öğrenci konseyine katılıp başkan Nagumo ile bir bağ kurduğun için elinde böyle bir fırsat var. Onunla anlaşıp 20 milyona ulaşırsan, sorunu çözmüş olursun.”
“Ona evet dersem, beni küçümser misin?”
“Seni neden küçümseyeyim ki? Açıkçası, bir öğrenciyi kurtarmak için 20 milyon puanı kullanmaya değeceğini bile düşünmüyorum.”
“…Gerçekten mi?”
Ichinose tekrar bardağından bir yudum aldı.
“Söylesene, Ayanokōji-kun.”
Gözlerimin içine bakmaya devam etti.
“Hmm?”
“Ayanokōji-kun, çok inanılmaz birisi misin, yani çok özel birisin mi demeliyim, başarılı ya da…?”
Birinin bana inanılmaz olup olmadığımı ilk defa soruyordu. Afalladım. Ona sadece Asahina senpai den duyduğumu söylemiştim…
“Böyle düşündüren nedir? Kusura bakma… gerçekten anlamadığımdan soruyorum.”
“Eğer farkında değilsen, bu seni daha inanılmaz bi-..…”
Bir anda sözünü yarıda kesti.
“Ne oldu?”
“Yok, yok bir şey.”
Ne demek istediğini kendi de anlayamamış gibiydi. Düşüncelerinden önce bir refleksle ağzından kelimeler dökülüyordu sanki.
“…Ne oluyor bana…?”
Ichinose kendi kendine mırıldandı. Biraz zoraki olsa da, ondan bunları duymak güzel.
Ne olursa olsun, Ichinose’in B sınıfını düşünerek hareket edeceğini anlamış oldum. Tüm bu endişelerinden sonra, Ichinose bir karara varır.
Karardan kastım da… Nagumo Miyabi ile sevgili olur yani.
✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩
Bizi patreondan desteklemek için tık tık.