Elitler Sınıfı - Cilt 11 - Bölüm 26 - Son Değişiklik
Cilt 11 – Bölüm 26 – Son Değişiklik
Uzun bir hazırlık aşamasından sonra, 9’ların son özel sınavı geldi çattı.
Kural olarak da kaybeden sınıfın kumandanları okuldan atılacak. Fakat, bu sefer kumandanların hepsinin koruma puanı olduğu için, kimse atılmayacaktır.
Kaybeden 2 sınıfın kumandanları, bir önceki sınıf oylaması sınavıyla elde ettikleri koruma puanlarını kaybedecekler.
Tabii, okuldan atılma olmaması zararın bununla bittiği anlamına gelmiyor. Kaybeden taraflar, sınıf puanlarında yüksek düşüş yaşayacaklar.
Sınavın sonuçlarına bağlı olarak, sınıflar arası dengeler değişebilir. Bu da önemli bi ayrıntı.
“Bugün sana verdiğim tüm notları unut.”
Sabahki rehberlik dersinin başlamasını beklerken, Horikita bana seslendi.
“İstediğin 5 etkinliği seç ve katılım için de kimi seçmek istersen seç.”
“Planlarını bozarsam, sınıf ayak uydurmakta zorlanabilir?”
“Kimseye hangi etkinliği seçtiğimi, kimlerin katılacağını söylemedim ki. Sınıfa, duruma uygun olanları seçeceğimi söyledim. Sorun çıkmaz.”
Yani, ben gönlümce hareket edebileyim diye her şeyi ayarlamış.
“Sorun çıkarsa, beni suçlama da.”
“Bu sınıfça katılım sağladığımız bir sınav. Kumandanların etkinliklere karışma yetkisi olsa da, sınavın gidişatını büyük ölçüde sınıfın çabası belirleyecek. Biz de bu okulun en iyi sınıflarından biri, Sakayanagi-san liderliğinde A sınıfıyla karşı karşıyayız. Yenilsek de kimse seni suçlamaz.”
Horikita’ya yandan bir bakış atıp dün akşam gönderdiği mesaja baktım.
C sınıfının son 2 haftadır bu özel sınav için hazırlıklarını içeren bir mesaj göndermişti.
Sınıfta kimlerin tartışmalara katıldığını, etkinliklere hazırlık yaptığını, ne kadar çalıştıklarını yazan bilgiler vardı.
“Çabanı boşa çıkarmam umarım.”
Sıramdan kalkıp gitmeye hazırlanırken Horikita son sözlerini söyledi.
“Satrancın seçilme ihtimali 10 üzerinden 7. Hiç düşük bir olasılık değil.”
Son günlerde Horikita ile beraber satranç oynuyorduk.
“Seni bile zar zor yendim ki– kazanmama sen izin verdin.”
Beni zoraki yendiği doğruydu ama kısa sürede Horikita’nın santrançta epey ilerlediğine eminim.
“Kimse benden güçlü değil, hele ki ben basit oynuyorken. Bana güven.”
“Kendine de çok güveniyorsun maşallah.”
Horikita’ya cevap vermedim ve kumandan görevimi yerine getirmek için yola çıktım.
Kalan öğrenciler ana sınıfta, çok amaçlı odadan talimat bekliyorlardır.
Etkinlikler anons edildiğinde, katılımcılar üzerlerini değiştirip onlar için belirlenen bölgeye gidecekler.
Etkinliklerin detayları, katılmayan öğrencilere büyük bir ekranda yansıtılmayacağı için, etkinlik bitip herkes sınıfa dönünce öğrenecekler.
**
Özel binaya geçip kumandanlar için hazırlanan odaya girdim.
İçerde Sakayanagi ile Ichinose, benden önce gelmişler, sohbet ediyorlardı. Hala çok amaçlı odaya girmemiz yasak galiba.
“Günaydın, Ayanokōji-kun.”
“Günaydın, Ayanokōji-kun.”
Ikisi de aynı anda bana selam verdi, ben de hafifçe elimi kaldırarak selamlarını aldım.
“Hala içeri girmemize izin yok herhalde.”
“Dört kişi de tamamlanınca, haber edin dediler.”
Demek okul adil olsun diye herkesin gelmesini bekliyor.
Erken giren olursa şayet, ortama ayak uydurup kendisini sakinleştirebilirdi. Etrafı da test edebilir tabii.
Bu özel sınavda adaleti sağlamak için aşırıya kaçmamaya çalışıyorlar demek.
“Kaneda kaldı sadece.”
“Evet.”
Etrafa bakındım ama Kaneda görünmüyor. Geç kalmayı göze almaz diye düşünüyorum?
“Çok şanslısın, Ichinose-san.”
“Eh? Şans mı?”
“Şuan D sınıfı bir ana sınıfından farksız. Sizi alt etme şansları yok denecek kadar az. Tek yapman gereken kazandığın etkinliklerin sayısını arttırmak. 7 etkinliği de kazanırsanız, B sınıfı A’ya bile yükselebilir. Eh, tabii, A sınıfının performansı da önemli.”
“Oh hayır, ne olacağını bilemeyiz. Biraz çaresiz durumdalar, evet ama gardımızı asla düşürmeyeceğiz..”
Ichinose’in kararlılığına karşı Sakayanagi sırıtınca, Ichinose şaşırıp sordu.
“Huh? Garip bir şey mi söyledim?”
“Yok, canım. Sanki zincirin en tepesinde sen varmışsın da, herkesi yenecekmişsin gibi konuştun. D sınıfı ile kendinizi eşit görmemeni anlıyorum, tabii. Ben de bir yıllık B sınıfından bu tavrı bekliyordum. Şaşırtmadın yani.”
Sakayanagi iğneleyici konuştu he..Ichinose ise altta kalmadı.
“B sınıfı olarak kazanma gayesiyle çalışıp strateji kurarak bu sınava hazırlandık. Özellikle sınıf birliği ve iş birliğinin önemli olduğu böyle bir sınavda kolayca kaybetmeyeceğiz.”
“Ah, anladım. Kabalık ettim o zaman, sen ne dersen o olsun, Ichinose-san.”
Etraftaki bir pencereden dışarıya baktım, onların konuşmalarını dinlerken.
Nisan ayı yaklaşırken hava güneşli ve açıktı. Gökyüzünde tek bir bulut bile yoktu.
Aradan beş dakika kadar geçti. Geç kalıyor diye düşünmeden edemedim.
Sonunda koridordan ayak sesleri duyulmaya başladı.
“Eh, geç kaldı sayılmaz değil mi? Öfkelenip vazgeçmedi sanırım.”
Sakayanagi, hafif meraklanarak Kaneda’nin son dakikada gelmesinden bahsetti.
Ichinose de son sınava kendisini hazırlamaya koyuldu. Aralarında bir konuşma geçecek mi diye meraklandım.
Kaneda içeri girince, dördümüz direkt çoklu odaya geçebiliriz.
Tam o sırada─
Beklenmedik birisi içeri girdi.
Gelen kişiyi gören Ichinose, donup afalladı.
Sakayanagi de Ichinose kadar şaşırsa da, tavrını hemen değiştirip sinsice güldü.
“…Ryūen-kun? Sen neden geldin…?”
Huzursuz bir enerji yayılmaya başladı, Ichinose’den.
Ne ben ne de Sakayanagi böyle olacağını tahmin edememiştik.
“Ne oldu kız? Neyin var yüzün soldu, titriyorsun bir de aman aman?”
Eski D sınıfı lideri Ryūen, Ichinose’in titremesine özellikle vurgu yaptı.
“Ah anladım… Bu kadarını beklemiyordum ama. Kumandanların koruma puanı alanlar olacağına dair yanlış bir tahminde bulunmuşum demek. ”
Sakayanagi, olan biteni açıklığa kavuşturdu. Ryūen, tek başınaydı, etrafta Kaneda’dan eser yoktu.
“Bu özel sınav, kumandanlar tam olmadan başlamayacağına göre, kumandanın yokluğunu birisi doldurmalı değil mi?”
Beklenmedik durumlar yaşanabilir olduğu için, kumandanlar özel, yedekler falan vardır diye düşünüyorum.
Tabii, yedek kumandanlar da sınıfı kaybederse, sorumluluğu alıyordur.
“Hiç senin geleceğini tahmin etmiyordum, Ryūen-kun.”
“Eh, ne? Kişiliğini baz alarak konuşalım, Ichinose. Senin kolun kırılsa, ateşin çıksa, buraya sürünerek de olsa gelirsin, sırf sınıfından kimse okuldan atılmasın diye.”
Sınavı kaybettikleri zaman, kumandanın koruma puanı olduğu sürece kimsenin okuldan atılmayacağını garantileyebileceklerdi.
Sakayanagi’nin az önce dediği gibi, koruma puanı olanların kumandan olacağını düşünmek, bu sınavın ön yargılarından biriydi.
Ichinose gerilerek boğazını temizledi.
Özel sınav açıklandığında, Ichinose kumandanları merak etmiştir. Fakat Kaneda’nin D sınıfı temsilcisi olarak gelmesi ve karşılaşmaların belirlenmesiyle, artık kumandan meselesine önem vermemiştir.
Bu ihtimal, aklının ucundan bile geçmemiş; Kumandanların, koruma puanı olanlardan olacağını düşünmüştür.
“Yedek olarak katılmanın bir cezası var herhalde?”
“Evet, Kaneda’cığım etkinliklere katılamayacak. Mantıklı bir ceza denebilir.”
Kısaca Ryūen, bu şartı düşünüp hesaba kattığını belli etti.
“Beni alt etmek için mi yaptınız? Kaneda-kun’un katılamaması sizi dezavantaja düşürüyorken hem de?”
Kaneda’nin yeteneklerini bilmiyorum ama D sınıfı için önemli bir rol oynadığını biliyorum.
Bu da demek oluyor ki—- Kaneda’dan vazgeçecek kadar iyi bir plan ortaya koymuşlar.
İster istemez, insanın kafasında… ‘nedenler silsilesi..’ oluşuyor.
Ryūen’in kumandan olmasına ne zaman karar verildi? Eğer en başından beri plan buysa, başından beri her şey planın bir parçası mıydı?…
Ichinose şuan kafasında bu sorularla boğuşuyordur.
“Oi, endişelenme yahu. Ben buraya kurban olmaya geldim. Sınıfım kaybederse, kumandan olarak okuldan atılacağım. D sınıfının beni okuldan attırması için ellerine fırsat doğdu. Olay bundan ibaret?”
“Yani, öylesine mi kumandan olacaksın?”
“Kuku. Evet, abartmadan görevimi yerine getireceğim. Sakinleş, bana istediğin gibi saldır.”
Ryūen kollarını iki yana açıp, saldırıya açık olduğunu söylese de Ichinose buna inanır mı?..
“Kazanmak için her şeyi yaparsın sen.. senin tarzın bu değil mi?”
“Kazanmak istiyorsam, evet tabii.”
“Umarım istemiyorsundur. Koruma puanın olmadığı gibi, duvara karşı savaş vereceksin. Sadece B sınıfı için işleri zorlaştırdı, o kadar.”
Ichinose, etrafına güven vererek güven kazanan bir insan olmasından dolayı, ani saldırılara karşı hazırlıklı birisiydi de. Ortalama bir rakip için sorun yaşayacağını sanmam ama…. rakibi Ryūen.
Ichinose bu şokunu tüm B sınıfı ile paylaşabilir. Zaten sınıfı da Ryūen’in kumandan olduğunu fark ederler.
Fark etmediler diyelim, Ishizaki’gil üzerine basa basa söylerler.
B sınıfı da Ichinose gibi tedirginliğini gizleyemeyip titreyebilir.
Ryūen’in eski liderlik taktiklerini düşünerek, kendilerini gerebilirler.
“B ile D arasındaki savaş, bizi eğlendirecek herhalde.”
Ichinose için dalga konusu olmasa da Sakayanagi için eğlence çıkmıştı.
D sınıfı, arkadaşlarını hedef aldığında harekete geçmeliydi, bir şeyler yapmalıydı. Ryūen’in başından beri bu işte parmağı olduğunu fark etseydi, bu kadar şok yaşamazdı.
✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩ ✩