Elitler Sınıfı -    Cilt 15 - Bölüm 23 -  Söz Vermek

Cilt 15 – Bölüm 23 – Söz Vermek

Issız adada iki hafta süren uzun sınav nihayet sona erdi. Son gün, bazı öğrencilerin kendilerini zorlamaya çalıştıkları ve yaralandıkları, ancak çilenin bir şekilde sona erdiği görülüyor.

Başlangıç noktasında öğretmenler öğrencileri karşıladı.

Öğleden sonra altı civarı, dünya kırmızıya dönmeye başladığında, tüm katılımcı öğrencilerin gemiye bindiğine dair bir telefon aldık.

Sonuçların gemide açıklanacağı duyuruldu, ancak birçok öğrencinin okulu bırakma olasılığı olduğu için alt 5 gruplara önceden haber verilecekmiş.

Gerçek şu ki, gemiye döndükten kısa bir süre sonra, hatta uyumadan önce bunu öğrenecekler.

Anlaşılan, tüm öğrencilerin önünde halka açık bir infaz gösterisi olmayacak.

Son beş grup, tedbir alıp alamadıklarını görmek için önceden çağrılmış olabilirler.

Okuldan atılmaktan kaçınabilen öğrenciler bedelini ödeyerek kurtulacaklar.

Yeterli kişisel puanı olmayanlar veya olsa da herhangi bir nedenden dolayı kullanmayan öğrenciler okuldan atılacak.  Eşyalarını toplayıp küçük bir tekneyle gemiden ayrılacaklar.

Günler sonra ilk kez duş aldıktan sonra, tekne turu yapmaya karar verdim. Normalde, arkadaşlarımla ve sevdiklerimle iletişim kurmak için cep telefonumu kullanırdım, ancak okul telefonlarımızı tutmaya devam ettiği için, kullanamıyorum.

Bazı “D sınıfı” öğrencilerinin yanından geçtim, sınavla ilgili kısa yorumlar ve geçmiş olsunlar falan derken ayak üstü sohbetler yaptım. Ardından, güverteye doğru ilerledim.

Ve orada, ilginç bir ikiliye denk geldim.

İkisi de yüz yüze dönmüş, konuşuyorlardı. Kasıtlı olarak saklanmadığım için, içlerinden biri beni hemen fark etti.

Yüzü yara bere içindeydi. Housen ile zorlu bir mücadele vermiş belli.

“Böldüğüm için kusura bakma ama bana verdiğin sözü unutma? Puan da istiyorum. “

“Tabii ki, Ryuuen-kun. Lütfen ihtiyacın olduğunda bana haber et.”

Güvertede Sakayanagi ve Ryuuen mutlu bir şekilde gülümsedi. Söz kelimesinden bahseden Ryuuen, bana bakarak gemiye döndü.

“Söz derken?”

“Evet. 9‘ların gücünü bilmiyordum. Ryuuen-kun’u iyi bir asker olarak kullandım ama bedavaya işbirliği yapacak biri değil. Benden bir iyilik isterse, ona seve seve yardımcı olacağımı söyledim. “

Demek bu yüzden Ryuuen, Housen’la kavga etti.

“Bu arada, kavganın sonucunu biliyor musun?”

“Emin değilim. Ryuuen-kun ve Housen-kun’un yara bere içinde başlangıç noktasına getirildiklerini ve tıbbi tedaviden sonra diskalifiye oldukları biliyorum. “

Mücadelenin galibi bilinmemekle birlikte, her iki tarafın da sınavdan çekilmesiyle kavga sona ermiş demek.

Ama ıssız ada sınavını kazanmaya odaklanmış Ryuen’in fikrini değiştirmesi kolay olmamıştır.

“Peki… Bu kadar kolay söz vermek iyi bir fikir mi?”

“Evet. Yakın zamanda gerçekleşmeyecek bir söz, artı … Bu dilek ilerde beni zora sokacak gibi. “

Sakayanagi bu sözlerinden sonra gülümsedi. Masum bir çocuğun bakışları vardı gözlerinde. Hafif bir randevu gibi hoş bir söz vermemişti oysa.

“İyi olduğuna sevindim. GPS‘in kayboluş zamanlamasıyla ilgili bir sorun yaşadın mı?”

“Mükemmel bir zamanlamaydı. Sana borcumu  ödeyeceğim.”

 “Benim isteğim belli, zaten. Ayanoukouji, seninle kimsenin müdahalesi olmadan teke tek bir mücadele istiyorum.“

“Bu zor bir teklif.”

“Anlıyorum. Ayanokouji-kun, artık mümkün olduğunca sakin bir hayat sürmek istiyorsun. Öne çıkmanı sağlayacak hiçbir şey yapmayacağının farkındayım. Acele etme. Okul hayatımızın bitmesine 1.5 yıl var daha. “

Sakayanagi, mezuniyetten önce herhangi bir zamanda rekabet etme fırsatı olacağını ima ediyordu.

“Saat neredeyse altı oldu, sonuçları açıklayacaklar, değil mi?”

 “Evet.”

Hangi grup kazandı, hangi grup kaybetti? Görelim, bakalım.

✩ ✩ ✩