Türkçe Light Novel
  • Seri Listesi
  • Blog
  • Discord
Sign in Sign up
  • Seri Listesi
  • Blog
  • Discord
  • Isekai
  • Aksiyon
  • Fantastik
  • Seinen
  • Macera
  • Yaşamdan Kesitler
  • Harem
  • Romantik
  • Psikolojik
  • Okul Hayatı
  • Komedi
Sign in Sign up
SON EKLENEN BÖLÜMLER

Emperor Of Solo Play

23 Mart 2023
Bölüm 132 - Arife (3) Bölüm 131 - Arife (2)

Elitler Sınıfı

16 Mart 2023
   Cilt 17 - Bölüm 4 - Konsey Odası    Cilt 17 - Bölüm 3 - Spor Festivali (2)

Our Second Master

19 Eylül 2022
Bölüm 7: Final Bölüm 6: #####

En Çok Senden Nefret Ediyorum!

21 Ağustos 2022
Bölüm -5- Final Bölüm -4- #####

Alçakgönüllü Hizmetkârınız Kabahatli

30 Temmuz 2022
Bölüm 7: Final Bölüm 6: #####

Elitler Sınıfı - Cilt 2 - Kısım 6 - Tek Çare (3)

  1. Home
  2. Elitler Sınıfı
  3. Cilt 2 - Kısım 6 - Tek Çare (3)
Prev
Next

Cilt 2 – Kısım 6 – Tek Çare (3)

“Oh be! Çok daha iyi hissediyorum! Bana bu kadar önemli bir rol verdiğiniz için ne kadar teşekkür etsem az size! Ay, çok mutlu oldum.”

Ichinose gözyaşları içindeydi.

“Övgüleri daha fazla hak eden biri varsa o da sensin Ichinose.”

“Ahahah, evet evet. Öyle sanırım. Olay kapandı ama, değil mi?”

Evet, gerçekten de bitmişti artık.

“Dün benden puan isteyişinizle neyi amaçladığınızı merak ediyorum.”

Sıcak ve nemli olan özel binaya dönüp bir merdiven yerleştirdik.

“Güvenlik kamerası kurduğunuza inanamıyorum.”

Evet, biz kurmuştuk. Kameraların müsebbibi okul değil bizdik. Ichinose’la Kanzaki satın aldı, biz de Profesör’ün de yardımıyla öğle yemeği arasında onları kurduk. Ishizaki’yle yardakçıları kamera kayıtlarından endişeliydi ama ortada kayıt falan yoktu, kameralar sahteydi.

Okulda böyle ürünlerin satılmasına başta şaşırmıştım. Suç işlenmesini önlemek amacıyla kullanmak bir yana, ölçüm yapmada ve kaydetmede kullanışlıydılar. Başka bir deyişle, çalışma araç gereçleri sınıfına giriyorlardı. Belki de onlara güvenlik kamerası yerine bir çeşit ağ demek kavranması açısından daha yararlı olur.

Bunaltıcı sıcaklık, C sınıfı öğrencilerini düşünme yeteneklerinden mahrum bırakmıştı. Rahatlama şansları olmaksızın, kriz modundaydılar. Ek olarak, girdikleri açmazdan dolayı psikolojik yönden de tehdit altındaydılar. Blöf yaptığımızı anlamaları imkansızdı. Şüphelenseler de araştırmaları için vakit yoktu.

“Zamanı geldiğinde muhtemelen C sınıfının en büyük rakibi olacaksınız, Ayanokouji-kun.”

“Öyle bir gün gelirse, evet.”

Bununla birlikte, Ichinose de o zamana kadar A sınıfını sollayabilirdi.

“Eğer Horikita-san B sınıfında olsaydı, şu ana kadar A sınıfını çoktan geçmiştik.”

“Öyle olurdu herhalde.”

Kamerayı söküp, merdiveni tutan Ichinose’ye verdim.

“Ödünç aldığım puanları muhakkak geri vereceğim. Ne zaman istediğini söyle yeter.”

“Tabii, mezun olana kadar ödersin olur biter. Sıkıntı değil o kadar. Ee, şimdi ne yapacaksın? Konsey odasının önünde öylece bekleyecek misin?”

“Muhtemelen evet…”

Birden Sakura’yla olan konuşmamızı anımsadım. Bugün planları olduğunu söylemişti, ama nerede ne halt yiyordu ki? Öncesinde, dersten sonra beni beklerken bana söylemek istediği şey neydi? O anki yüz ifadesinden anladığım kadarıyla bir şeyi yapmaya karar vermişti. Değil mi? Cesaretini topladığını söylemişti. Ama cesaretini toplamasını gerektiren şey neydi?

Düşünceler dönmeye devam ettikçe beynimin arka tarafı hissizleşiyormuşçasına, çok kötü bir his kapladı beni.

“Ah evet, şimdi hatırladım da sana söylemek istediğim bir şey vardı Ayanokouji-kun.”

Ichinose bir şey demeye fırsat bulamadan tüydüm. Bana söylemeye çalıştığı şey biraz beklemek zorunda kalacaktı.

“Ha!? B-beklesene!”

Neler olduğunu anlamamasına rağmen Ichinose beni takip etti.

 

****

Telefonumdaki iz sürme verileri, elektronik mağazanın girişini gösteriyordu. Ichinose kaçırmamak için peşimden koşarak geldi ve yanımda pozisyon aldı. Hedefe yaklaşırken inanılmaz derecede soluksuz kalmıştım. Durmalı ve toparlanmalıydım. Ne olur ne olmaz diye, Ichinose’ye sessiz ol işareti yaptım.

“Lütfen daha fazla benimle iletişim kurma!”

“Neden böyle diyorsun ki? Sen benim hazinemsin… Seni bir dergide görüşümden beridir seviyorum. Burada tekrar karşılaşmamız üzerine, kaderin bir oyunu olmalı diye düşündüm. Seni seviyorum… Senin hakkında böyle düşünmeyi bırakamıyorum!”

“Dur… Dur lütfen dur!”

Sakura çığlık attı. Çantasından bir şeyler aldı. Mektuplar. Düzinelercesi vardı, hayır hayır… yüzlercesi. Bu herifin kaç tane yolladığını merak ettim.

“Oda numaramı nereden biliyorsun? Neden bunları göndermeye devam ediyorsun?”

“Nereden mi biliyorum? Elbette oda numaranı bilecek ve mektuplar yollayacaktım. Çünkü kalplerimiz arasında bir bağlantı var.”

Sakura muhtemelen buraya geldiğinden beri acı çekiyordu. Hayranı kimliğini biliyordu ve her Allah’ın günü onun gösterdiği ilgiyle baş etmek zorundaydı.

Yine de artık gına gelmişti. Ve son zamanlarda edindiği cesaret sağ olsun, bu işi bitirecekti. Şimdi, burada, ondan tamamen kurtulmaya karar vermişti. Mantıklı düşünmeye azmediyordu.

“Bu işlere son ver artık, canımı yeterince sıktı!”

Bir tomar mektubu yere fırlattı, adamın karşılıksız sevgisini reddediyordu.

“Neden… neden böyle yapıyorsun? Hislerimi sana yazmama rağmen demek!”

“D-daha yakına gelme!”

Adam, Sakura’yla arasındaki mesafeyi sıfırladı. Saldırmaya hazırlanıyor gibi, şiddetli bir şekilde üzerine yürüdü. Kolundan tuttu ve kızı mağazanın kepenkli kapısına yasladı.

“Seni ne kadar sevdiğimi göstereceğim… Bunu yaparsam anlayacaksın Sakura.”

“Hayır, gitmeme izin ver!”

Ichinose kolumu dürttü. Açıkça, işleri daha fazla kendi haline bırakamazdık. Onu daha kesin bir harekette bulunurken yakalamak istesem de, başka şansım kalmamıştı sanırım. Ichinose’nin koluna girerek, burunlarını her yere sokan bir çiftmişçesine havalana havalana çıktık.

Yürürken bir yandan da telefonlarımızla, düğmeye aralıksız basaraktan fotoğraflarını çektik.

“Ah, görünen o ki yakalamayı başardık! Şu yaşlı adam yaramazca bir şey yapıyor!”

“Ha!?”

Daha önce kullanmadığım bir tonda konuşmama istinaden Sakura, küçük dilini yutmuştu. Çok utanç verici de olsa katlanacağım artık.

“Yarınki manşetleri hayal edebiliyorum. ‘Adam, öğrenciye taciz girişiminde bulundu.’ Skandalın kralı olacak!”

“H-hayır! Yok öyle bir şey. Yanılıyorsunuz!”

“Hmm… hayır, kesinlikle yanılmıyoruz. Sence de taciz vakası gibi durmuyor mu?”

Ichinose bana ayak uydurmaya çalışsa da ses tonu acımasızcaydı. Sinirlenen adam, apar topar kendini Sakura’dan geri çekti. Ama kameralarımız sağ olsun, çok geç kalmıştı.

“Yok ya, zannetmiyorum. Oha, şu mektuplara bak! İğrenç. Takipçi bir sapık mısın?”

Başkasının çoraplarını tutar gibi, mektupları aldığı gibi burnunu sıktı. Sadece işaret ve baş parmaklarını kullanaraktan, köşelerinden tutarak kaldırdı.

“Yanılıyorsun… Onlar sadece.. mektuplar. Dijital kameraların nasıl kullanılacağını öğretecek birini istedi, ben de yüz yüze anlatırım dedim. Bu kadar.”

“Hmmmmmm…”

Adamı kepenke iterekten yanaştım.

“Ben ve kız arkadaşım her şeyi gördük. Bu yüzden resmini de çektik. Eğer olur da bu kıza bir daha görünürsen, bir kere daha o iğrenç mektuplarından gönderirsen seni öyle bir ifşa ederiz ki aklın hayalin durur. Anladın mı lan?”

“Ha ha ha ha ha! Neyden bahsediyorsunuz siz ya? G-gerçekten, en ufak bir fikrim yok…”

“En ufak bir fikrin yok mu gerçekten? Bundan böyle yırtamazsın ihtiyar. Eğer bir kez dahi elini kaldırırsan, bir kere bile ona yan gözle baktığını görürsem senin öldüresiye pataklar, ağzını burnunu kırarım. Ne bok olduğunu herkes öğrenir. Yürü git şimdi.”

“H-ha?”

Didişmeye devam etme isteğini kırdıktan sonra, kaçması için bilerek biraz zaman verdim.

“H-hoşçakalın! Bir daha böyle bir şeye kalkışmam!”

Mağaza görevlisi, bizden uzaklaşmak adına çalıştığı yere geri girdi. Korktuğu kişi gittiğindeyse, Sakura birden tükenmişti. Devrilip düşecekmiş gibi durdu gözüme, bu yüzden apar topar kollarından yakalayıp yere yığılmasını engelledim.

“Çok iyiydin Sakura.”

Ona çokça telkinlerde bulunmuş olsam da, muhtemelen şu an gereksizdi. Tek başına yüzleştiği acıyı dindirmeye çalışıyordu. Empati kurmam gerekiyordu.

“Ayanokouji…kun. Neden buradasın?”

“İletişim bilgilerimizi birbirimize verdiğimiz için çok mutluyum.”

Telefonumu çıkardım, ekranda Sakura’nın konumu vardı.

“Tüm bunlara rağmen, yine de iyi hissetmiyorum. Neticede yine kendi başıma bir şey beceremedim.”

“Bu doğru değil. O mektupları yere fırlatışın mükemmeldi.”

Her yere saçılmış farklı renklerdeki kağıt yığınına işaret ettim.

“Hey, bir dakika ya. Bahsi geçen şu gizli kişi kim? Bir idol…?”

Ichinose, kafası karışmış halde iğrenç mektuplardan birini daha yere attı.

“Şey ya…”

Ichinose’den bir şey gizlemek istemesem dahi, Sakura’nın izni olmadan konuşmaktan çekindim. Yine de Sakura gözlerime baktı ve hafifçe onaylıyorum işareti yaptı.

“Sakura ortaokuldayken bir idoldü. Shizuku ismini kullanıyormuş.”

“Ha!? İdol mü!? Oha, çok iyi lan! Tam bir şovmen demek! Oha ya, elimi tut, elimi tut!”

Ichinose çocuksu bir galeyana geldi.

“Ama hiç televizyona falan çıkmadım ki…”

“Olsun, yine de mükemmel bir şey! Bir idol ya da benzeri bir şey olmak, aklımın ucundan bile geçmemişti.”

Böyle tahmin etmemiştim. Yani, Ichinose’nin yüzü de idollüğe uyardı… fiziği de – Hayır hayır, idol olmak için yeterli gereksinimleri karşılıyordu demek istiyorum.

“Ne zaman farkına vardın bunun, Ayanokouji-kun?”

“Çok olmadı ya. Ayrıca sınıftan birkaç kişi daha geçmişte bir idol olduğunu öğrendi, üzgünüm.”

Eninde sonunda öğreneceğinden, saklamak istemedim.

“Yine de iyi hissediyorum ya. Yalan söylemek… zordu.”

Eğer bu durum Sakura’ya sonunda taktığı maskeyi çıkarma imkanı vermişse, eh, iyi bir şeydi ya.

“Ne olursa olsun, fazlasıyla cesurdun Sakura. Eğer bir şey olursa devreye girecektim.”

“Ha ha… ah, evet. Muhtemelen haklısın. Çok korktum.”

Dün önümde açık açık ağlayan kız, şimdi baya acayip bir şekilde gülüyordu. Ağlamak üzereyken hem de.

“Ayanokouji-kun… bana öyle tuhaf tuhaf bakma.”

“Tuhaf tuhaf mı?”

“Ah, boşver. Yok bir şey.”

Sakura açıkça belli etmese de hafifçe gülümsedi.

“Sence gözlüğümü çıkarsam, eski saç modelime dönüp öyle sınıfa girsem; herkes fark eder mi bir idol oluğumu?”

“Okuldaki öğrencilerin bu gerçeği öğrendiklerinde ufak bir heyecanlanma yaşama ihtimalleri olsa da… sıkıntı olacağını sanmam ya.”

Kafamda, tonlarca hayranın sırf gözüne ilişmek için peşinden koştuğu güzel bir kızı canlandırdım. Doğal bir şekilde erkekleri etrafına üşüştürecek derecede hoş bir mizacı ve yapısı vardı.

“Oha! Çok güzelsin… Gözlüğün olmadan çok daha farklı bir imaj bırakıyorsun.”

Ichinose telefonundan Shizuku’nun fotoğraflarına bakmıştı anlaşılan. Bulduğu şey üzerine heyecanlanmıştı. Sudou’yla olan olay her ne kadar sınıfımızı tehlikeye atmış, birlik olmaktan ne kadar uzak olduğumuzu bize göstermiş olsa da, en azından Sakura’ya gelişmesi için bir şans vermişti. Belki de her şeye rağmen değerdi buna.

Lan. Ben böyle düşünen biri değildim harbiden. Ya da, nasıl biri olduğumu bilmediğimi söylemeliyimdir belki de. Bu halim, gerçek ben miydi? Biraz kafam karıştı ya.

“Uzun süre sessiz kaldığım için özür dilerim.”

“Özür dilemen gereken bir şey yok. Bunun hakkında konuşmamız gerekmiyor. Yine de, şu andan itibaren aramızdaki bağın hemen hemen her şey hakkında konuşabilecek bir seviyeye eriştiğini düşünüyorum. Eğer acı çekersen ya da boşluğa düşersen, bana içini dökebilirsin. Horikita ve Kushida’ya da danışmalısın.”

Arkamdaki Ichinose, kasıtlı ve abartılı bir harekette bulundu.

“Hmm. ‘Bana içini dökebilirsin.’ derken neyi kastettiğini merak ediyorum.”

Buna verebilecek bir cevabım yoktu.

“Ah, anladım. Tamamdır.” Sakura mırıldandı.

“Ben de yardım ederim ya.”

Ichinose kızı çok iyi tanımamasına rağmen ona gülümsedi.

“Ben B sınıfından Ichinose. Tanıştığımıza memnun oldum Sakura-san.”

Sakura tereddüt etse de, Ichinose’nin uzattığı elini sıktı.

“Bu arada, biraz önce özel binada bana söylemek istediğin bir şey vardı sanki.”

Ichinose’yle olan konuşmamı anımsayarak sordum.

“Ah evet, haklısın. Seninle görüşmek istediğim önemli bir konu vardı.”

Ichinose soluklanmak için durakladıktan sonra bakışlarını ciddileştirdi.

“Muhtemelen şu an sırası değil ama… perde arkasından tüm bu Sudou olayını tezgahlayan biri var.”

“Tezgahlayan biri mi var?”

Ichinose ölümüne ciddileştiğinden, bunun sadece bir önsezi olduğunu düşünmüyorum.

“Doğruyu söylemek gerekirse, C ile B sınıfı öğrencileri arasında bir çekişme olmuştu. O zaman okul dahil olmamıştı gerçi. Biri Ryuuen-kun’u, C sınıfının üst aklı olarak isimlendirmişti.”

“Ryuuen mi? Hatırlamıyorum ya.”

“Bunun sebebi, kendini açık etmek için şu anlık hiçbir sebebi olmaması. Tanıman gerekmiyor.”

Her zaman çok canlı duran Ichinose, şimdi karamsar ve tatsız bir havaya bürünmüştü.

“9. Sınıflar arasında en gözü açık kişi benim. Bence Sudou-kun’un bir yalancı gibi gözükmesini sağlama çabasında da, B sınıfıyla yaşayanan çekişmede de onun parmağı var. Tüm bunlar onun eseri. Kendi çıkarları için başkalarını incitmekten geri kalmayan, zorlu olduğu kadar acımasız bir rakip.”

“Yaşadığınız çekişmede, barışçıl bir çözüme kavuşturdunuz mu olayı?”

“Bir şekilde hallettik ya. Yine de bir oyun misali bakarsan, kazandığımı ya da kaybettiğimi söyleyemem… Her neyse, ne haltlar karıştırdığını anlamak bu sefer daha kolay olduğundan, bu okulun gerçekte nasıl bir düzende işlediğini anlamaya başladığımı söyleyebilirim. Dikkatli olmalısınız.”

Bu Ryuuen’in kim olduğunu bilmiyordum, yine de şüphesiz çok tehlikeli bir rakipti. Tek bir şeyi bile atlasak, acımasız stratejiler geliştiren birinin hedefi olup dağılabilirdik.

“Diyeceğim o ki, bir şey olursa benimle konuşmaktan çekinmeyin. Yardım ederim.”

“Tabii, aklımda tutarım.”

 

Çeviren: lightningbridge

Düzenleyen: Fatoshisme

 

Prev
Next

Comments for chapter "Cilt 2 - Kısım 6 - Tek Çare (3)"

MANGA DISCUSSION

YOU MAY ALSO LIKE

emperor of solo play
Emperor Of Solo Play
23 Mart 2023
promotion poster- our second master
Our Second Master
19 Eylül 2022
71WfYppw8L
Karımı Keşfedilmeden Öldürebilme İhtimalim
16 Temmuz 2022
classroom of the elite
Elitler Sınıfı – Kısa Hikayeler
26 Temmuz 2022
Tags:
clasroom of the elite oku, elitler sınıfı oku, light novel türkçe, youkoso jitsuryoku oku, Youkoso Jitsuryoku türkçe oku
  • Ana sayfa

TurkceLightNovels

Sign in

Lost your password?

← Back to Türkçe Light Novel

Sign Up

Register For This Site.

Log in | Lost your password?

← Back to Türkçe Light Novel

Lost your password?

Please enter your username or email address. You will receive a link to create a new password via email.

← Back to Türkçe Light Novel

Web sitemizde size en iyi deneyimi sunabilmemiz için çerezleri kullanıyoruz. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, bunu kabul ettiğinizi varsayarız.TamamGizlilik politikası