Elitler Sınıfı - Cilt 5 - Bölüm 27 - Revir
Cilt 5 – Bölüm 27 – Revir
Ayanokuo-kun’un dedikleri yüzünden kendimi kaybetmiş bir halde, tek başıma okulun içerisindeki revire doğru ilerledim.
Kendince ‘hiçbir şeye karışmama’ politikası belirlemiş, buna ayak uyduruyordu. Bu yüzden onun bu tarz bir tutum sergilemesini ve bu tarz konuşmasını beklemiyordum.
Birden aktif bir rol alıp sert sözler söylediği için şaşırdım, tatmin edici bir cevap veremedim.
“… hayır…haklı değildi..“
Haklıydı. Nokta atışı yaptı ve ben tek kelime dahi edemedim.
“…”
Her neyse. İlk olarak, hareket ettiremediğim şu bacağıma bir çözüm bulmam gerekiyor. Sudou-kun’un peşine düşeceksem eğer, tedavi edilmesi gerekiyor.
Festivalin yapıldığı alanda da sağlık personeli vardı ama en iyi olduğum özelliğimin ortaya çıkmasını önlemek için okulun içindeki reviri seçtim.
Ancak reviri kontrol ettiğimde benden önce birileri olduğunu gördüm. İçerideki üç yataktan biri perde ile örtülüydü bu yüzden durumunu göremedim. Birisi o yatakta dinleniyor gibiydi.
Öğle molası öncesinde acil sağlık ekiplerine bacağıma bandaj yaptırmıştım ama etkisi çok azaldı. Bacağımın durumunu inceledikten sonra öğretmen kafasını kaldırdı.
“Sensei, durum nasıl?”
“Bakalım… Bunu daha önce de söyledim ama başka bir yarışmaya katılman zor.”
Burkulma teşhisi konmasına rağmen durum ne iyiye ne de kötüye gidiyordu. Şu anda zar zor koşabiliyorum ama bu durumda anca idare edebilecek kadar koşabilirim. Bir yarışma kazanacak kadar güç toplayamıyordum.
Bireysel yarışmalarda umutsuzca bir şeyler yapmaya çalıştım ve üstesinden geldim ancak yalnız tavsiye edilen katılım yarışmalarda daha da zor olacak.
Eğer onlara katılırsam, kazanmak benim için hayal olacak. Bunun olmasına kesinlikle izin veremezdim.
“Yalnız tavsiye edilen yarışmalara katılmayı planlıyor musun?”
“Evet. Plan buydu ama sanırım yarışmalara katılma fikrime veda etmeliyim. Çünkü bu bacağımla yarışmalara katılırsam yalnızca sınıfıma yük olacağım.”
“Bu akıllıca bir karar.”
Neyse ki önceki sınavlardan topladığım bir sürü puanım var. En azından tazminat ödeyerek telafi edebilirim.
Katılmam gereken 3 yarışma için bir yedek bulsam bile toplam puan tutarı 300.000 puanı aşar. Hiç de ucuz değil ama eğer bununla sınıfın kazanma şansını birazda olsa arttırabileceksem kesinlikle bu kararı vermeliyim. Abimle birlikte koşma şansım, hayal oldu, maalesef…
İşler bu noktaya gelmişken bu hayalimin yok olmasına üzülmenin anlamı yoktu. Önemli olan yerime geçmesi için kime güveneceğim.
“Çok teşekkür ederim.”
Tedaviden sonra teşekkür ettim ve revirden ayrıldım. Festival alanına dönmek için ana girişe yöneldim.
Pencere camındaki yansımadan, bacağımı sürükleyerek ilerlemeye çalışmamı ve acınası halimi gördüm, dudaklarımı ısırdım.
Bana seslenen Kinoshita hakkında şüphelerim vardı ama kimseyi suçlayamazdım çünkü kendi kendime düşüp yaralanmıştım.
Durum da değişmiyordu zaten.
Sakin tavır takınmak için elimden geleni yaparak yürümeye devam ettim ki kimse bu halimi fark etmesin. Ana girişten ayrılmak üzereyken Kushida-san panikle içeri koşuyordu.
“Seni bulabildiğime sevindim Horikita-san. Umm, konuşmak istediğim bir şey var…”
“… nedir? Sonrasında yapmam gereken işler var bu yüzden kısa tutarsan sevinirim.”
“Elbette. Fakat burası iyi bir yer değil. Lütfen beni sonuna kadar dinler misin? Bir sorunumuz var galiba.“
“Lütfen burada açıklayabilir misin? Dinledikten sonra sorun mu değil mi karar vereceğim.”
Etrafına bakındıktan sonra Kushida-san fısıldadı.
“… umm, yani… sana çarpıp düşen Kinoshita-san ciddi bir yaralanma geçirdi… umm Kinoshita-san, onu görmeni istiyor.”
Bu sözleri duyduğumda şaşkınlığımı saklayamadım. Yaralandığı belliydi ama bu işin garip bir hal alması…
“Şu anda nerede?”
“Bu taraftan.”
Ardından Kushida-san beni revire doğru götürdü.
********
Çeviren: Viztorio
bugün bir bölüm daha düzenleyip eklemeye calışacağız veya yarına kalacak.
keyifli okumalar