Elitler Sınıfı - Cilt 6 - Bölüm 1 - Devrim Garantisi
Cilt 6 – Bölüm 1 – Devrim Garantisi
Spor festivali ekimin ortalarında bitti, tam da soğukların hafiften başladığı zamanda.
Okulda, bir sonraki konsey başkanı kim olsun diye genel oylama düzenlendi.
Seçim sonuçları çıktıktan sonra, yeni öğrenci konsey başkanı için hemen bir seremoni düzenlendi.
Tüm öğrencilerin jimnastik salonunda toplandığı büyük bir etkinlik gerçekleştirildi. 9.sınıflar için olaysız geçen çok sade bir seremoniden ibaretti. Gözlerini zar zor açan çömezler, senpailerini ve öğretmenleri rahatsız etmemek için elinden geleni yaptılar.
“Şimdi ise sıra, eski başkanımız, Horikita da, size son tavsiyelerini verecek.”
Sunucunun bu konuşmasından sonra, Horikita Manabu sahnedeki mikrofona yaklaştı.
Eski Horikita olsaydı, abisini gördüğü için, içi içine sığmazdı.
Fakat şimdi, abisinin ayrılışını, kaşları çatık bir şekilde izliyordu.
“Öğrenci konseyini 2 yıl boyunca yönettiğim için hem mutluyum hem de gururluyum. Herkese teşekkür ediyorum.“
Kısa konuşmasından sonra, Manabu sakince sahneden inip yerine, konsey üyelerinin olduğu bölüme, geçti.
Sözlerinde hiç duygu yoktu, görevini yerine getirmişti sanki.
Tabiii bu kadarıyla bitmedi seremoni.. konsey üyeleri de yanında dik durarak, istiflerini bozmadılar.
“Konsey başkanı Horikita, sizin geleceğiniz için çok çalıştı. Ona tekrar teşekkür ediyoruz. Şimdiyse sıra, yeni konsey başkanımız, 10/A sınıfından, Miyabi Nagumo.”
Miyabi Nagumo, yeni başkan, öne çıkıp mikrofonun önünde durdu.
Sahnede konsey üyeleri onu heyecanla izliyordu, aralarından Ichinose’i fark ettim.
“Ben, 10/A sınıfından Miyabi Nagumo. Başkan Horikita, şimdiye kadar önder olduğun çalışmalardan dolayı sana minnettarım. Burada olmaktan gurur duyuyorum. Senin gibi okul tarihinde harika bir önderlik yapan birisine eşlik ettiğim için ayrıca sana teşekkürü borç bilirim….”
Bu sözlerinden sonra, Manabu’ya doğru eğildi. Ardından tekrar öğrencilere döndü.
“….Size tekrar kendimi tanıtayım. Adım, Miyabi Nagumo. Bu okulun, yeni öğrenci konsey başkanı olacağım. İlginize teşekkür ederim.“
Spor festivalinde ondan aldığım auradan farklıydı.
Nagumo çok nazik ve kibardı. Spor festivalinin son yarışmasındaki hal ve tavırlarından eser yoktu. Ama nedense göstermelik olarak bu tavrını görüyoruz diye düşünmeden edemedim.
Nagumo hafifçe gülümseyerek atmosferi değiştirmeye çalıştı.
“….İzninizle konuya giriyorum. Ilk olarak, Genel seçimleri ve konseye giriş için şartları değiştireceğime söz veriyorum. Konsey seçimlerini, Aralıktan, Ekim’e çekmekten bahsediyorum. Bu değişiklik, öğrenci konseyi için yeni bir çağa geçişin tanımı olacak. Konsey başkanı ve konsey çalışanlarının, siz mezun olana kadar hizmet edebilmeleri adına çalışma sürelerini arttıracağım. Öğrenci konseyinde çalışabilecek öğrenci sayısındaki kısıtlamayı kaldıracağım. Böylece yetenekli ve gerekli görülen herkes, boşluk olup olmadığına bakılmaksızın, konseye katılabilecek. Konseyde olmaması gereken birisinin olduğunu düşünürseniz, onları pozisyonlarından alabilmek adına genel bir oylama düzenleyeceğim. Başlangıcımı, size iddialı bir açıklamamla yapacağım. Burada toplanan değerli arkadaşlarım, öğrenciler, öğretmenlerim, eski konsey üyeleri : İlerde okulun sistemi nasıl olacak derseniz… eski konsey başkanlarının kurduğu tüm kuralları kaldırarak, okulun iyiliği için çalışacağımın garantisini veriyorum.”
O kadar sert sözler söylüyordu ki, arkasında duran eski öğrenci başkanının tüm değerlerini yok sayıyor gibiydi.
“Aslında kurmayı düşündüğüm sistemi hemen uygulamak istiyordum. Ancak şuan mümkün değil. Bunun nedeniyse, yeni öğrenci başkan olarak ilk göreve başlamam üzerine çeşitli kısıtlamalara tabi olduğumdandır. “
Nagumo eski öğrenci konseyi başkanı Horikita’ya dik dik baktı ve sonra öğrencilere döndü.
“Size, ilerde devrim yaşanacağının garantisini veriyorum. Güçlü öğrenciler zirveye ulaşabilecek, güçsüzlerse dibe vuracaklar. Bu okulu tam anlamıyla meritokratik bir sisteme dönüştüreceğim. Lütfen bana neler yapabileceğinizi gösterin.”
Jimnastik salonunda ani bir sessizlik yaşandı bu sözlerinden sonra. Ardından sanki anlaşmış gibi tüm 10.sınıflardan bir sevinç tufanı yükseldi…
Birden şu düşünceye kapılmadan edemedim: 10. ve 11. sınıflar arasında bizim bilmediğimiz bir savaşın vardı…
****