Elitler Sınıfı - Cilt 7.5 Bölüm 22 - Nagumo’nun Yetenekleri
Cilt 7.5 Bölüm 22 – Nagumo’nun Yetenekleri
Malum Noel, etrafta kimsecikler yok. En kötü ihtimalle öğretmenlerden birine denk geliriz diyordum ama binanın ışıkları bile kapalıydı.
“Hava çok soğuk. Nerde kaldılar?”
“Buluşma vakti çoktan geldi.”
20 dakika şimdi doldu ama görünürde hala kimse yoktu.
“Bizi çağırdılar bir de gelmiyorlar, ne güzel.”
“Belki de etrafı kolaçan ediyorlardır ya da bizden emin olmaya çalışıyorlardır?”
“Yani diyorsun ki, senin kimliğini öğrenip yanına gelmeden topuklayacaklar mı?”
“Bu da bir ihtimal ama sanmam.”
Az çok emin olmakla birlikte iletişim kuracaklarını düşünüyorum. Yanıma sigorta olarak Karuizawa’yı aldım ben de. Eğer böyle bir duruma düşersem şayet, yanımda bir kız olduğu için iş birlikçi olup olmadığımdan emin olamazlar. Zaten bugün Noel. Yalnız kalmak için okul binasının yakınlarında dolaşan bir çift olarak görünüyoruz şuan.
Telefonumu da kapattığım için, bana ulaşma şansları yok. Mecbur buraya gelip bana laf atmak tek çareleri olacaktır. Yan yana beklemeye başlamışken, uzaktan bir öğrenci bize doğru gelmeye başladı.
Bu kişiyi hatırladım. Göz göze geldiğimde, telefonda konuştuğum kişinin bu öğrenci olduğundan da emin oldum. Tek problem; beklenmedik bir isim olduğu…….
Bu gelen değildir diye düşünsem de, bu saatte bu havada okulun yakınlarında başka kim gelebilirdi ki?
“Seni beklettim, özür.”
“Ben de yeni geldim, başkan vekili Kiriyama.”
Adını söyleyince biraz gerilip kaşları çattı. Bakalım nasıl cevap verecek.
“Demek konseye dair bilgi edindin…….adın Ayanokouji miydi?”
Kiriyama, Nagumo’nun yanındaydı bugün. Adımı hatırlaması normaldi.
“Başkan Nagumo’ya karşı gelen kişinin Başkan vekilinin olacağı aklıma ucundan geçmezdi.”
“Bu konuya geçmeden önce, bir soru sormak istiyorum.”
Bakışlarıyla Karuizawa’yı işaret etti.
“Bu öğrenci de kim? Telefonda sesi gelmiyordu.”
“Güvenilir partnerim.”
Karuizawa bir anlığına bu sözüme sevindi ama hemen kendini toparladı.
“Güvenilir demek.. 9.sınıflardan birine güvenmek zorunda kalıyorum ya hadi hayırlısı.”
Beklenmedik misafir Karuizawa ile karşılaşmasına rağmen, Kiriyama kendisini gizlemedi, saklamadı da. Ya Nagumo’dan nefret ediyordu ya da Manabu Horikita’ya olan güveni tamdı.
“O zaman sadede gelelim. Konuyu daha fazla uzatmayalım.”
“Tabii. Zaten hava buz gibi.”
“Nagumo ile aynı pencereden bakmıyoruz dünyaya. Konseye katılma nedenim de Horikita-senpai’ye olan hayranlığımdandı. A sınıfından bir senpai idi benim için. Tabii eski A yani.”
Kiriyama, Nagumo’dan bir darbe alıp B sınıfına düşmüştü. Manabu Horikita’nın etkisiyle konseye girdiği halde şuan Başkan vekili olarak yer edinmeyi devam ediyor. Nagumo’nun eskiden kendisine karşı çıkan kişiyi, başkan vekili olarak alması da cabası.
“Ona engel olmak istedim, konseye başkan olmasın diye ama gücümün yetmediği bir duruma ulaştı.”
“Başkan Nagumo’nun tüm 10.sınıfları kanatları altına aldığı, kral gibi yaşadığı ne kadar doğru peki?”
“%100 denebilir. Ondan memnun olmayanlar var ama karşı çıkacak cesaretleri yok.”
“Hey, Kiyotaka. Ben sınıfların tek kral gibi ona itaat etmesini anlayamadım. Bu okulda herkes A sınıfına erişmek için çabalamıyor mu? Sistem buna zorluyor herkesi sonuçta.”
“Başkan vekili Kiriyama bu konuya açıklık getirecektir şimdi.”
“…..Nagumo bize reform yapacağına dair söz verdi. Sınıflar arasındaki uçurumları kaldıracak bir reform. Farklı sınıflarda bulunan yetenekli öğrencilerin, A sınıfına alınacağından bahsetti. Bu tarz bir savaştan dolayı da pek çok öğrenci muzdarip oldu.”
Karuizawa kafasını hafif kaldırdı, kaşlarını çattı.
“Kısaca, Horikita ile Yukimura gii kişilerden bahsediyor.”
“Anladım.”
Kendi başlarına A sınıfına çıkacağına inana her öğrenci, sınıflar arası iş birliği yapar..
“İyi de bu mümkün değil ki? Çok fazla öğrenci böyle bir kapasiteye sahip değil.”
“Nagumo’ya inanan herkese bir şans veriliyor. Yani detaylar varsa da ben bilmiyorum.”
“Bu daha şüphe uyandırıcı değil mi?”
“Şüpheli bir durum olsa da insanlar uyum sağlamak zorunda kalıyor. A sınıfı ise inanılmaz bir fark attı hepsine. B sınıfının altında kalan öğrenciler krizde.”
Nagumo’nun diğer 10.sınıflarla neden böyle bir bağ kurabildiğini az çok anladım ama Kiriyama’nın bu oyundaki konumunu anlayamadım hala.
“Başkan vekili Kiriyama’nın bu şanstan aldığı pay var mı peki? Konsey başkanı ile savaşıp kaybettiysen, A sınıfına dönmen imkansız, değil mi?”
“Şayet öyle bir şans olduğuna inansaydım belki.Nagumo herkese o şansı sunmayacaktır. A sınıfından mezun olmayı garantiledikten sonra sözünü geri alıp herkesi yarı yolda bırakacak bence.”
Demek sebebi buydu.
“Nagumo konsey başkanı koltuğuna geçtiğinde, neden konseyden ayrılmayı düşünmedin?”
“Normal şartlarda kimse zıt düştüğü kimse ile çalışmaz, değil mi?”
“Ayrılsaydım görevimden, Nagumo daha çok güçlenecekti. Bilgi toplamak ve onun düşünce yapısını anlamak için yanından kaldım, amacım Horikita-senpai’ye işe yara bilgi vermekti…..”
Dürüst düşüncelerini dile getirmekten çekinmeyen Başkan vekili Kiriyama ses tonuyla da öfkesini belli ediyordu.
“….Okulun geleneksel yapısını bozarken izlemek zorunda kalıyorum ve tek yapabildiğim dişimi sıkmak. Daha ne kadar acınası bir hale düşebilirim bilemiyorum ben de!!?….”
Maalesef Kiriyama’yı anlayamıyorum. Başından beri de onu anlamamı beklemiyordur herhalde.
“….Pek anlamazsın zaten. 9. sınıflar arasında Nagumo gibi düşünen birisi yoktur nerden bileceksin ki nasıl hissettiğimi….”
Hikayenin tamamını, olayın aslını, henüz duyamasak da Kiriyama konuşmasına ara vermeden devam ediyordu.
“…Şuan onun hedefi değilsiniz. Nagumo, Horikita-senpai ile 11.sınıflara takık durumda. Açık verirse, konseyden ayrılmak zorunda kalabilir. Onlar mezun olana kadar dişini sıkacaktır. Sonra da yeni hedefi siz 9’lar olacaksınız.”
“Üst sınıflarla biz nasıl iletişim kuracağız ki? Şuan hiçbir bağımız yok. Herkes kendi sınavlarına zor odaklanıyor.”
Neden hedef haline geleceğini anlamayan Karuizawa sordu.
“İstediği kalıba girmeyenleri acımadan okuldan attırıyor. Nagumo böyle işlerini yürütür.”
“Nasıl yani?”
“9.sınıf olarak Nagumo’ya dişlerinizi gösterdiğiniz an, başınız belada demektir….”
“…Gelmiş geçmiş en kötü konsey başkanı o.”
Nagumo’yu şuan yerin dibine soksa da, ona çalışanların ayrıcalıklara sahip olacağı belliydi. 2 yıldır Nagumo’nun rakibi olan sınıflar bile onun emrine geçmişse, ikna yeteneği, sosyal becerileri yüksek demektir.
“Diş göstermekten kasıt nedir? Biz neden ona bulaşalım ki, üst sınıflarla bir alıp veremediğimiz yok, ortak işimiz de yok?”
“9.sınıfın 2.dönemine kadar durum böyle. Fakat üçüncü dönemle beraber üst sınıflarla iletişiminiz de artıyor. Bu dönem 3 okul yılının da beraber gireceği bir sınav yapılacak. Benzer sınavlar da tekrarlanıyor zaten. Duruma bağlı olarak, 9.sınıflar 11.sınıflarla bile sınava girebilir. Karşılıklı mücadele verebilirler.”
Yani, üçüncü dönemde haklarında pek bilgimizin dahi olmadığı üst sınıflarla bilmediğimiz bir mücadeleye dalacağız.. Spor festivalinde de beraber sınava tabii tutulduk ancak iletişim bile kurmuş sayılmayız.
“Hatta tahminimce o sınavda Nagumo kendisine tehdit oluşturabilecek 9.sınıf öğrencilerini gözüne kestirecektir. “
Kendisine tehdit oluşturabilecek, ha.. Tahttan edebilecek kişileri arayacak yani? O zaman dikkatli olmakta fayda var demektir. Nedense bu isteğimin gerçekleşmesi için artık çok geç gibi de geliyor ama.. Neyse.
“Peki, geçen yılki sınavın konusu neydi?”
“Bu özel sınavlar genelde her yıl farklı oluyor. İşinize yarayacağını sanmıyorum.”
“Yine de fikir oluşturması açısından bilgi versen iyi olur.”
“Olabilir, fakat cevap veremem. Horikita-senpai’nin önerip güvendiği kişi dahi olsan, okulun belli başlı kuralları var ve sana bilgi vermem dahilinde okuldan atılabilirim. Riski göze alamam.”
Manabu Horikita tarafından olduğunu belli ediyordu. Okulun geleneksel kurallarına bağlılığını göstererek..
“Kafama bir şey takılıyor, senpai.”
Dürüstçe fikirlerimi dile getirmeye başladım, içimdekileri döktüm.
“Nagumo’yu tahtından etme şansımız kısıtlı. Onu okuldan attırmak en güvenli yol olsa da, gerçekleştirme ihtimalimiz çok düşük. En iyi seçenek onun konsey başkanı olmaya yeterli olmadığını açıkça göstermekten geçiyor. Konsey başkanı olmazsa, 10.sınıflarda onun sözünü dinlemeyecektir. Yeni gelenlere de zararı olmayacaktır….”
Nagumo Miyabi’nin nasıl birisi olduğunu bilmiyorum ki. Karuizawa’ya sorsam o da aynı şekilde böyle bir fikir ortaya atacaktır. Üst sınıflarla görüşüp fikir almadan karar vermek de doğru değil. Tek bildiğimiz, etrafındaki kişiler tarafından el üstünde tutulduğu, Hirata’nın hem temkinli davranıp hem imrendiği bir kişiden öteye geçmiyor.
Kiriyama gibi onu sevmeyen ve bilgi sahibi 10.sınıflarla görüşmek en mantıklısı. Gerçi mümkün olsaydı, benim gibi bir çömezden yardım beklemezlerdi..
“…Tabi, onu okuldan attırmak veya koltuğundan etme fikrini dile getirmek bile tehlikeli konuşmalara giriyor, değil mi?”
“Tehlikeli bir düşmanla karşılaştığında, insan önlem almaz mı?”
“B kadar ileri gideceğini düşünemedik.”
Karuizawa, bakışlarını bir anlığına bana çevirdi, kuşkuları olduğu gözlerinden okunuyordu. Ama onu görmezden geldim.
“O zaman bir saldırı düzenlemeni istesem? Nagumo’yu konseyden kendi isteğiyle ayrılmaya ikna edebilirsin? Bu anı zamanda yapılabilecek en kolay ve hızlı çözüm olacaktır. Elbette, ne kadar zor olacağını kendin de iyi biliyorsundur.”
Kiriyama’ya ne kadar güvenebilirim bilemiyorum. Nagumo’ya karşı nefret duyduğu kesindi ama sözlerinde de eksik bir şeyler vardı. Tam olarak bir sonuç çıkartamama engel olan bir şeyler.
Ona elimdeki kozun Karuizawa olduğuna dair açık vermemeliyim.
“İsteklerini dile getirmekte özgürsün ama karar verecek olan bizleriz.”
“Yani bana güvenmiyorsunuz, öyle mi?”
Doğal olarak Kiriyama da ona güvenmediğimizi anladı.
“Biraz abartılı tepki verdiğimin farkındayım. Nagumo’yu durduramadığımın üzüntüsünü yaşıyorum ve bunun bilincindeyim; bunu bana söylemenize ya da hatırlatmanıza gerek yok. Tek dileğim, bizden küçüklerin başına bizim yaşadıklarımınz gelmesin.”
Demek bize arka çıkıyor, ha.. 9.sınıflara güvenme sebebi, Nagumo’ya karşı gelebilecek 10.sınıf öğrencisi olmadığındandı. Ben de ne diyecek diyordum ki, bizi araya kattı. Çok düşüncelisin be, reis.
Nagumo’yu alt ederek A sınıfına ulaşmak istediğini söyleseydi, daha ikna edici olurdu.
Bencil hislerini saklayarak kendisini melek gibi göstermeye çalışması da insanın doğasına özgü tabii..
“Nasıl hamle yapacağınız size kalmış ama şunu sakın unutmayın. Nagumo’ya karşı çıkan herkes istisnasız okuldan atıldı.”
“Sen böyle deyince, onu karşıma almak içimden gelmiyor ama.”
O öğrenciler arasında Nagumo’ya çok ciddi karşı çıkan, saldıran kişiler olmuştur.fakat kökten çözüme ulaştırılarak; okuldan atılmışlar.
Bu durumda, Nagumo’nun nefretini mi, sevgisini mi kazanmadan atlatmak daha uygun olur bilemedim. Kiriyama ile olan bu sohbetimizden aklımda kalan soru işareti bu oldu.
.”..ee, kararınız nedir?”
“İş birliği yapacağım. Geri adım atmamak için kendimce haklı sebeplerim var.”
“Tamamdır. Zaten Nagumo’nun gözü üstünde. İstesen de istemesen de kısa bir süre sonra onun nasıl birisi olduğunu öğreneceksin. Sana Nagumo’nun seninle ilgili planlarını aktarırım. Tabii, kurallar dahilinde bilgi vereceğim. Gerisi sana kalmış.”
Onunla nasıl başa çıkacağımı bana bırakıyor demek. Kiriyama da çok ileri gitmeyeceğimin farkına varmıştır. Bilgi vereceğini söylese de, umutsuz bir vaka olarak bakıyor bize. Hem de ‘kurallar dahilinde’ bilgi aktarımı söz konusuymuş, öyle diyor paşamız.
“Açıkçası, verdiğin izlenimin yanında bu bir hiç. Horikita-senpai ile yan yana festivalde koşmasaydın, şuan burada senden yardım talep etmezdim. Dahası, Nagumo da o koşu yüzünden sana dikkat etmeye başladı.”
Kiriyama, açıkça konuşmaya başladı. Nagumo gibi bir insan evladından haberdar olsaydım, o kadar var gücümle koşmazdım ben de.
Demek verdiğim o anlık karar, şuan Kiriyama ile görüşmemi sağladı.. Vay be. Ben neymişim be abi.
“Sana bilgi vermeyi gerekli görmediğim an, bu işten çekileceğim.”
“Böyle bir hamle yaparsan, Kiriyama-senpai’yi tehlikeye atmış olursun?”
Karuizawa’nın bu sorusuna karşılık, Kiriyama tek kelime etmeden başıyla onayladı. Rahatsız olsa da, Nagumo ile aralarındaki güç farkı da buydu işte.
“Bu arada, ilk ve son kez yüz yüze görüşüyoruz. Bir mail adresi açıp oradan iletişime geçerim seninle.” dedi, Kiriyama.
Ücretsiz mail adresi ile iletişim kurmanın ayrıcalığını yaşayacağız yine.
“Son olarak… Nagumo’ya beni ifşa edersen şayet, başına geleceklerden sen sorumlusun.”
Dile getirmedi ama beni de beraberinde sürükleyeceği anlamına geliyordu. Nagumo 9.sınıflardan birinin onu tahtından etmek için çabaladığını öğrenirse, bu işin peşini bırakmayacaktır.. söyleyecek sözü kalmayınca Kiriyama hemen etrafı kolaçan edip koşarak uzaklaştı.
“Başından beri bir garip davrandı, farkettin demi?”
“Evet.”
Kiriyama’nın rahat tavırlar sergileyemediğini kast ediyordu herhalde. Nagumo ne kadar güçlüyse artık…
çeviren: fatoshisme