Elitler Sınıfı - Cilt 8 - Bölüm 6 - Gruba Alışma Süreci
Cilt 8 – Bölüm 6 – Gruba Alışma Süreci
“Burası…tahmin ettiğimden daha eski bir binaymış.”
Tüm küçük grupları odalarına ayırdılar. Her odada ahşap ranzalar vardı. Ishizaki koşar adımlarla odanın en uzağındaki ranzaya gidip merdivenlerinden çıkarak üstteki yatağa kendini atıverdi.
“Bu yatak benim.”
“Ne? Saçmalama, böyle olmaz.”
Yahiko, Ishizaki’ye sinirlenerek bağırdı.
“Sona kalan dona kalır demişler.”
Ishizaki yatağa iyiye yayılarak, Yahiko’ya söylendi.
“Yatak ayrımını önce bir konuşalım sonra herkes yerine geçsin.”
Lider Keisei, bencilce davranmayın diye uyardı. Yahiko’ya yaptığı gibi Ishizaki, Keisei’yi de görmezden gelmek istedi.
Keisei ile yan yana durduğum için, bir anlığına göz göze geldik. Bir süredir gözlerini benden kaçırıyordu ama aynı gruptayız maalesef, böyle bir şansı yok artık.
“……..”
Bir anlığına Ishizaki panikleyip korktu. Yataktan aşağı zıpladı.
“Konuşalım derken…….nasıl karar vereceğiz?”
Keisei kafasını çevirip Ishizaki’nin bu değişimine şaşkın şaşkın baktı. Keisei’den dolayı, onu uyardığımı sanıyordur kesin. Şayet öyleyse, yanlış yorumladıysa yani, paranoyak lan bu çocuk.
Sona kalan dona kalır fikri fena değildi.. Zaten altı üstü yatak yani? Konuşarak da karar verebiliriz, tabii. Buna da bir şey demiyorum.
“Fufufu. Madem sen istemiyorsun, ben kapıyorum?”
Kouenji bu sözlerinden sonra, Ishizaki’nin indiği ranzaya çıktı.
“Hey, ne yapıyorsun be?”
Ishizaki biraz geç tepki verdi ama Kouenji’ye işlemez ki böyle şeyler. Çoktan ranzaya kurulup tadını çıkarmaya başladı bile.
“Kahretsin, sizin de yapacağınız konuşmanın da ben—“
Kouenji’den başlayarak birkaç öğrenci daha, Ishizaki de dahil, buldukları yataklara geçip sahiplendiler.
Hepsi de üst katı tercih etti. Sadece Albert, üst katı değil de altı seçti. Herhalde boyu uzun ve iri yapılı olmasından dolayıdır. Ishizaki’nin ranzasının altındaki yatağa geçip oturdu.
Artık tartışmak için gerek kalmamıştır..
“Madem öyle, ben de şuraya geçeyim.”
Keisei, kimsenin tercih etmediği Kouenji’nin alt ranzasına geçti. Kimsenin gönüllü olmadığı bir işi yaptı… Bu arada, A sınıfından Hashimoto’nun üstte kaldığı bir ranzaya geçtim ben de.
“Merhaba, umm…...”
Bana selam vermek için elini uzattı ama adımı bilmiyormuş.
“Adım, Ayanokouji. Tanıştığıma memnun oldum.”
“Ben de Hashimoto, ben de memnun oldum.”
Nazikçe ranza arkadaşlığımız adına el sıkıştık. Bu saatten itibaren boşuz. Grupça bir şeyler yapmak yerine, herkes kendi halinde takılmaya başladı. Hirata gibi bir liderimiz olsaydı, şuan birbirimizi tanımada epey yol kat etmiş olurduk.
…bu arada kafam çok karışık. Diğer sınıflardan çok fazla kişiyle ahbap olamayacağım için, biraz üzülsem de, burada sorun yaşamayacağım için mutluyum da.
“Hey, bir şey soracağım. Albert Japonca bilyor mu? Sanki anlıyor ama?”
Üst ranzadan Hashimoto, Albert ile ilgili soru sordu.
“Tabii ki.. Değil mi, Albert?”
Ishizaki, ranzasından aşağı sarkarak Albert’e sordu. Hashimoto’yu dinliyordu herhalde. Fakat Albert cevap vermedi, dik dik bakmaya devam etti.
“..seni anlamıyor olabilir mi?”
“Siz sınıf arkadaşı değil misiniz?”
Hashimoto gülerek söylendi. Ishizaki ise sinirlenerek bağırdı.
“Ne yapalım yani? Ona emir veren sadece Ryuuen-san’dı.”
“Ryuuen-san, ha?”
Ishizaki, ‘-san’ diye saygı ifadesi kullandı.. şuan kendileriyle çelişiyorlar.
“Onunla kavga edip onu tahtından ettiğinizi duymayan kalmadı… doğru mu peki?”
“Kapatın bu konuyu. Tabii ki doğru…..ağız alışkanlığı işte, ağzımdan kaçtı.”
Iş birliğinden çok küçük çaplı kavgalar baş gösteriyordu… Ryuuen’in liderliği bıraktığına da herkes şüpheyle yaklaşıyor..
Bu çatışmaya bir yan bakış atıp binanın içinde gezintiye çıktım.