“Tamamdır, bu iş bende!” Sudou topun havada süzülüşüne gülümseyerek baktıktan sonra, havuzun içinde zıpladı. Efsanevi zıplayışı ile resmen havada süzülüyordu. Top, karşı sahaya fişek hızıyla…
İke ve arkadaşlarının ne hissettiklerini anlamıyordum ama gözlerindeki umutlu bakışlar yoktu artık. Bir çocuk ilgi odağı oluvermişti. Gözlerindeki ışık, herşeyden çok onu farklı…
32 dişini de açarak esneyen Sudou, dağınık saçlarını geriye doğru itti eliyle. “Özür ya, uyuya kalmışım. Kulüp aktiviteleri çok yordu da.” “Bana niye söylüyorsun.” Sudou, Horikita’dan özür diliyordu, ama onun umurumda mı ki. bu ikili arasındaki ilişki tatil boyunca hiç ilerlememiş anlaşılan. Öte yandan, Ichinose’n arkadaş grubu, Kushida ile çoktan muhabbete dalmıştı. “Hey, Ayanokouji-kun.” Horikita,…
Göz açıp kapayıncaya kadar beklenen vakit gelmişti. Yaz tatilinin son etkinliği başlıyordu artık. Anlaştığımız zaman 8:30’du. Lobiye indiğimde ise, nerdeyse sohbet grubunun hepsi…
Karuizawa ile görüşmemizden bir gece önce, tatilimin son günlerinin tadını çıkarmaya çalışıyordum odamda. 3 salakların elebaşı Ike, bir sohbet açtı. [Arkadaşlar, gençliğimiz, yaz…
Akşamüzeri 4’te buluşmaya karar vermiştik. 10 dakika önce gelmiş bekliyordu Sakura. Yüz ifadesinden kafasının karışık olduğu belliydi. Kafasında kurup duruyordur kesin. Yüz ifadesi her saniye değişip duruyordu. Üzgün, gergin, endişeli oluveriyordu. Acaba gerçekten ne hissediyor merak ediyorum doğrusu. “Seni çok beklettim…
Gece yarısı, Sakura’nın cevabı ne olacak diye düşünürken aynı zamanda da uyumak için hazırlanıyordum. Birden telefonum titredi. “Uyudun mu?” Kısa bir mesaj atmıştı Sakura. Belki başka bir şey yazar diye ekrana dokunmadan bakmaya devam ettim, ama başka bir şey yazmadı. Uyuduğumu düşünüyor olabilir. Sohbeti açıp yazısını okundu yaptım. Ardından da başka bir mesaj attı….
Kısım 4: Felaket bir gün: Bir şeytan, melek gibi gülümserse “Bugün ben ne istersem onu yapacaksın, Ayanokouji!!!” “…sabahın köründe…… bu ne heyecan, Yamauchi…”. Kapının ziline uyandım, gelene baktığımda Yamauchi idi. “Seni rahatsız edeceğim!” Bu neşe nereden geliyor ya. Ike ile Sudou yanında olmadığı için sevinmem gereken bir durumdayım aynı zamanda da. Ama benden ne istiyor…
13.kattan zemin kata merdivenleri kullanarak inmek epey vaktimizi aldı. Lobide öğrencilerin ya da görevlilerin olmasını beklerdim, malum su kesintisinden dolayı. Ama kimsecikler yoktu. “Hemen gidelim buradan.” “Tamam.” Girişe doğru yol alırken Horikita gölgemde saklanıyordu ya. Ama—merdivenlerde birkaç erkek ve kız öğrenci vardı.D sınıfı öğrencilerine benzemiyorlardı zaten detaylı inceleyecek vaktimiz yok. “Ama bizi fark edecekler…..”. Yaklaştıkça belirginleşiyordu…