Okuldan çıktıktan sonra, direkt yurda doğru yola koyuldum. Bir arkadaşıyla erkenden ayrılan Kushida, duvara dayanmış birisini bekliyordu. Beni fark edince, gülümseyerek bana baktı. “Harika. Ben de seni bekliyordum. Seninle konuşmak istediğim bir konu var. Vaktin var dimi?” “Evet, yapacak bir işim yok…” Yoksa bana mı açılacak…? Hayır, böyle bir şeyin olma ihtimali %1. “Sana…
“Günaydın, Yamauchi!”
“Günaydın Ike!”
Okula varmak üzereyken, Ike , Yamauchi’ye yüzünde güzel bir gülümseme ile seslendi.
Bu ikisinin okula erkenden gelmesi hiç normal değil. Açılış töreninden beri – bir haftadır-, ikisi de hep zil çalmadan önce okula geldiler.
“Vaay~ bu ders çok eğlenceli, uyuyamam~”
“Evet, bu okul en iyisi—yüzme birazdan başlar! Yüzme diyorum ama kızlar en önemli kısmı! Ve kızlar derken de…. Onların mayolarından bahsediyorum tabii!”
Elbette, yüzme dersi karma işlenecek. Başka bir deyişle, Horikita, Kushida ve diğer tüm kızlar mayo giyecekler… ve onların vücut hatları görünür olacak.
Sınıftaki kızlar, Ike ve Yamauchi’nin coşkusundan dolayı korkup çıktılar.
Öte yandan, bense tek başıma sıramda oturuyordum. Yeni bir şeyler sunup bir arkadaş grubuna katılmak zorundaydım. Maalesef, onların konuşması durdu, bense öylece kalakaldım.
Her neyse.
“Oi, Doktor. Buraya gel.”
“Fufu, ona mı seslendin?”
Görünüşe göre, ‘doktor’ lakaplı şişko bir çocuk, ona seslenen kişilere doğru yürüdü.
Yanlış hatırlamıyorsam, ismi Sotomura gibi bir şeydi.
“Doktor, kızların mayolarını giyinişini kaydedebilir misin?”
“Bu iş ben de. Hasta numarası yapar, dersi eker onları izlerim.”
“Kaydetmek mi? Ne planlıyorsunuz?”
“Vay be, düşündüğümden daha büyükmüş.” Horikitayla okuldan sonra jimnastik salonunda buluştuk. Nerdeyse salondaki herkes birinci sınıftı: etrafta yaklaşık 100 kişi bekliyordu. Etrafta kulüp fuarının başlamasını bekliyorduk. Salona girdiğimizde, herkese kulüp aktivitelerinin olduğu broşürler dağıtılıyordu. “Acaba bu okulun meşhur bir kulübü var mıdır?. Mesela… Karate kulübü gibi bir şey?” “Buradaki kulüplerin çoğu yüksek kaliteli…
Kafeteryanın kapısından içeri göz attıktan sonra, markete gitmeye karar verdim. Biraz ekmek alıp sınıfa geri döndüm. Bir grup arkadaş masaları birleştirip beraber yemek yiyorlardı, tabii sessizce tek başına yemek yiyen öğrenciler de vardı. Herkeste ortak olan tek bir şey vardı, ya kafeteryadan ya da marketten alınan bento kutuları. (ÇN: Japonlara özgü sefer tası.) Horikita’nın çoktan…
D Sınıfı Öğrencileri Okulun 2.günü, teknik olarak derslerin başladığı ilk gün olsa da, günün çoğu ilkeler ve kurallarla geçti. Öğretmenlerin ne kadar iyi ve arkadaş canlısı olduklarını görünce, çoğu öğrencinin beklentileri tamamen yok oldu. Önceki gün büyük bir kargaşaya karışan, Sudou ise derste kütük gibi uyurken, sınıf onu yalnız bırakmıştı. Öğretmenler, onun uyuduğunu fark ettiler…
Okul zor olmasına rağmen, açılış töreni diğer okulların ki gibi aynıydı burada da. Yönetimdeki ve diğer yetkili kişilerden bazıları teşekkür konuşması yaptıktan sonra, tören sona erdi. Ve öğlen olmuştu. Kampüsteki binalar ve tesisler hakkında açıklamalar yapıldıktan sonra, öğrenciler dağıldı. Öğrencilerin yüzde 70-80’i yurtlara doğru hareket etmeye başladılar. Geri kalanı küçük gruplara ayrılarak kafelere, karaoke barlara…
Açılış törenlerini sevmiyorum. Çoğu birinci sınıf öğrencisi benimle aynı fikirdedir. Okuldaki yetkili kişiler ve öğrencilerin hepsi can sıkıcı bir biçimde birbirlerine teşekkür ederler. Çok fazla ayakta durup beklemeler olur ve tam bir can sıkıcı duruma dönüşür, çünkü yapılacak çok zahmetli şeyler vardır. Ama tüm söylemek istediklerim bunlardan ibaret değil. İlkokul, ortaokul ve lise açılış törenleri,…
Nisan. Okula giriş töreni. Ne zaman engelli bir araziden geçse, sallanan bir otobüsle okula gidiyordum. İlerledikçe değişen manzarayı seyrederken ben, otobüsteki yolcu sayısı da artıyordu. Yolcuların çoğu okul üniforması giyiyordu. Otobüse yeni binen sinirli işçi, en son kalabalık bir otobüse bindiğinde, birine yanlışlıkla dokunmak zorunda kaldığını hatırladı. Önümde, kendi ayaklarının üzerinde tehlikeli bir şekilde duran…
“Ayanokouji-kun, iyi misin?” Geldi. Yine geldi. Korkulan durum. Uyuyormuş gibi yaparken, o kişi geldi. Beni uykumdan, gerçek dünyaya uyandırmaya zorlayan şeytanın görüntüsüydü. Beynimin içinde, Shostakovich’nin 11.ci senfonisi çalıyordu. Şarkı mükemmel bir şekilde, şuan yaşadığım çıkmazı tasvir ediyordu: insanların şeytanlar tarafından avlanıp, dünyanın sonunun yaklaşması gibi, sonsuz umutsuzluk hissi. Gözlerim kapalıyken bile, söyleyebilirdim, Yanı başımda,…
İngilizce adı: Classroom of the Elite/ Elitler Sınıfı Ek ad: Elitler sınıfına hoş geldiniz (Welcome to the Classroom of the Elite) Japonca: ようこそ実力至上主義の教室へ Yazar/Mangaka: Kinugasa Shougo Tipi: Light Novel Türü: Komedi, Dram, Harem, Psikolojik, Romantik, Okul Hayatı, Seinen, Yaşamdan kesitler. Anime Adaptasyonu: 12 Bölüm. (2.sezon ile ilgili kesin bir haber çıkarsa yayınlayacağız.) Konusu: Kōdo Ikusei Lisesi, her öğrencisine…