Bölüm 22 – Mızrak ve Kalkan’ın Çatışması Düellomuz için bahçede alan yaratacak şekilde değişiklik yaptılar. Meşaleler çevre boyunca yerleştirilmiş,ve ziyafetin keyfini çıkaran herkes Kahramanlar’ın dövüşünü izlemeye gelmişti. Ama tabii ki herkes nasıl biteceğini biliyordu. Hiç saldıramıyordum bile,ve savaştığım kişi Mızrak Kahramanı’ydı. Ama bu Kalkan Kahramanı ve Mızrak Kahramanı arasında bir dövüş değildi. Bu, benim ve…
Bölüm 21 – Yıkım Dalgası Canavarlar tam da köyün altını üstünü getirmeye başladıkları vakit köye vardık. Bize daha önce saldırmış olan şövalyeler ve maceracılar,en iyi şekilde savaşmaya çalışıyorlardı,ama görünüşe göre denemeleri boşunaydı…Savunma hattı güçsüzleşiyordu ve her an kırılabilirdi. “Raphtalia,köylülerin tahliye olmasına yardım et!” “Ama…Siz ne yapacaksınız?” “Onları uzak tutacağım!” Savunma hattının sık bir bölümüne atıldım.Ağustosböcekleri…
Bölüm 20 – Kılıç 00:17 Yıkım dalgası 17 dakika içinde burada olacaktı.Kasabadaki herkesin bunu zaten bilmesi gerekiyordu. Şövalyeler ve maceracılar savaşa hazırlanmıştı,vatandaşlar ise evlerine kapanmıştı. Görünüşe göre zaman bittiğinde,benim de içine dahil olduğum kahramanlar yıkım bölgesine hemen ışınlandırılacaktı. Aynı büyü parti üyelerimizi de etkileyecekti,yani Raphtalia da benimle birlikte ışınlanacaktı. Hafif Metal Kalkanı’nı seçtim,şimdilik en iyi…
Bölüm 19 – Ejderha Kumsaati Sonraki gün,silah dükkanına uğradık. “Hey,işte buradasın,küçük; Kalkanlı Kahraman.” “Yani,zırhı yapmayı bitirdin mi? “Tam isabet,elbette bitirdim.Kısa bir süre önce bitti.” Tezgahın arkasından bir zırh aldı. Saldırgan ve vahşi gözüküyordu.Neden Barbar Zırhı dediklerini anlayabiliyordum. Kol delikleri kabarık kürkle kaplıydı -Usapillerden olduğuna şüphe yok-, ve göğüs kısmı da ağır plaka bir metalden yapılmıştı.Metal…
Bölüm 18 – Barbar Zırhı “Yani,Kalkanlı Kahramanımız olmasa da bir hafta oldu.” Kale Kasabası’na ne zaman gidersek gidelim,hep dükkanların olduğu tarafları dolaşıyorduk. Dükkan sahibi,bilmediğim bir sebepten dolayı,şaşırmış bir şekilde Raphtalia’ya bakıyordu. “Bayağıdır görüşmüyoruz,belki de hafızam beni yanıltıyordur…ama sanki genç bir kadın oluvermişsin, öyle mi?” “Ha?” Ne konuştuğu hakkında hiçbir fikrim yoktu.İhtiyar adam saçma konuşuyordu. “Evet,ve…
PART 3 Odama döndüğümde, uyumak için çabaladım. Oda arkadaşlarım Yukimura ve Kouneji etrafta yoktu ama bir ses duydum ve kalktım. “Özür, seni uyandırdım mı?” Bavullarını özenle düzenlerken üzgün bir suratla bana bakan Hirata’ydı. Üniformasını giymiş ve odadan çıkmaya hazırlanıyor gibi bir hali vardı. “Özür dilemene gerek yok, uyumuyordum. Sadece düşünüyorum. Zaten susadığım için içecek bir…
Bölüm 17 – Dalgaya Karşı Hazırlıklar PikyuPikyu Kalkanı:şartlar uygun Odun Kalkanı : şartlar uygun Kelebek Kalkanı : şartlar uygun Boru Kalkanı : şartlar uygun vb… PikyuPikyu Kalkanı:yetenek açıldı:kullanım bonusu:basit silah tamir etme 1 Odun Kalkanı:yetenek açıldı:kullanım bonusu:toplayıcılık yeteneği 1 Kelebek Kalkanı:yetenek açıldı:kullanım bonusu:felç direnci 1 (küçük) Boru Kalkanı:yetenek açıldı:kullanım bonusu:yetenek:Kalkan Hapsi vb… Bir hafta ve…
Bölüm 16 – İki Kafalı Siyah Köpek Dükkan sahibinin bize anlattığı kasabaya gittik. Köyün ismi “Riyute” idi.Hareket merkezimiz olabilecek bir yermiş gibi gözüküyordu. Gerçi sadece bir han vardı,ve her oda bir gümüştü.Gezgin bir tüccar her iki günde bir kere burayı ziyaret ediyordu ve ihtiyacı olan ganimeti bizden alıyordu. Herhangi bir eczacı yoktu,fakat kasaba halkı ilaç…
Bölüm 15 – Yarı İnsanlar Sırasıyla uyku nöbeti tuttuk,ve çok geçmeden sabah oldu. Daha öğleden bazı sıkıntılarımız vardı. Usapil avlamaya çıkmıştık. “Ah…” Raphtalia’ya verdiğim bıçak duyulabilir bir sesle kırıldı. “Burada,al bunu.” Bir seçeneğim yoktu,dolayısıyla çalışırken kullandığım bıçağı ona verdim.Aldı ve beni ısıran Usapil’i öldürdü. “Çok özür dilerim.” “Hiç bir şey sonsuza kadar dayanmaz.Sadece kırıldı.Büyük bir…
Bölüm 14 – Bir Can Almak Çayırlar boyunca yürüdük ve hareket merkezimiz olarak ormanları ve dağları belirledik. Eskisinden çok daha düzgünce savaşıyorduk.Sanırım beceriyorduk bu işi. Ayrıca bitkilerle de aramız iyiydi.Ganimet ve bitkilerle çantalarımızı doldurmak pek de uzun sürmüyordu. İşte o zaman olmuştu. Birbirine benzeyen canavarlarla savaşıyorduk,çoğunlukla cansız,ruhsuz olanlarla;ama sonunda hayvana benzeyen bir canavar karşımıza çıktı….