Youkoso Jitsuryoku, Cilt 4, Bölüm 2, Part 5

  Odama döndüğümde saat çok geç olmuştu, kimseyle konuşmadan kendimi yatağa attım. Saate baktım, gece yarısını geçmişti. Uyusam mı diye düşünürken bir ses duydum. Endişe dolu gözlerle bana bakan Hirata’ydı. Yukimura da bir koltuğa oturmuş bakıyordu.  “Çok mu çalıştın, Ayanokouji-kun. Baya geç kaldın.”  Dedi. “Evet. Konusu açılmışken, sana bir sorum olacaktı, Hirata.”   “Biraz vaktin…

Youkoso Jitsuryoku, Cilt 3, Bölüm 1, Part (1A)

Hararetli bir sohbete dalmış bir şekilde gelince, sınıf öğretmenimizden sert sözler geldi. “Hemen hızlıca bir yoklama alacağım. Adını söylediğim kişiler, hemen burdayım desin. ” Öğretmenimiz bir yandan sörf tahtası tutarken diğer yandan derse katılımı kontrol etmeye başladığı sırada bizden bir sıra oluşturmamızı istedi. Chabashira sensei, öğrencilerle aynı formayı giyiyordu. Ortamın atmosferi yaz tatilinden çok, eğitim…

Youkoso Jitsuryoku, Cilt 4, Bölüm 1, Part 3 & 4

PART 3 Odama döndüğümde, uyumak için çabaladım. Oda arkadaşlarım Yukimura ve Kouneji  etrafta yoktu ama bir ses duydum ve kalktım. “Özür, seni uyandırdım mı?” Bavullarını özenle düzenlerken üzgün bir suratla bana bakan Hirata’ydı. Üniformasını giymiş ve odadan çıkmaya hazırlanıyor gibi bir hali vardı. “Özür dilemene gerek yok, uyumuyordum. Sadece düşünüyorum. Zaten susadığım için içecek bir…

Youkoso Jtsuryoku,Cilt 4, Bölüm 1, Part 2

Okuldan gelen maildeki adrese, 2.kattaki 204 numaralı odaya, 5 dakika erken gittim. Koridorda herkes koşuşturmaca içinde, kendilerine verilen odalara gitmek için çabalıyordu, çoğunun yüzünü seçemedim bile.  “Diğer sınıflardan öğrenciler de var demek, ha?”  diye mırıldandım. Kapının önünde saatin dolmasını beklemeyi düşündüm önce. Ama belki içerde toplantıyı çoktan başlamış olabilirlerdi, hemen kapıya yöneldim. Kapıya birkaç kez…

Youkoso Jitsuryoku, Cilt 4, Bölüm 1, Part 1

Hirata’yı Karuizawa’yla bıraktıktan sonra,  kimseye takılmadan odama geri dönmeye karar verdim. Odamın olduğu üçüncü kata asansöre binmek yerine merdivenle çıktım. Odamın önüne geldiğimde etrafta su damlaları olduğunu fark ettim.  Sadece kapımın önünde değil, tüm koridorda su damlaları vardı.  Damlaları takip edince salına salına yürüyen şortu birisini gördüm. Üstü çıplaktı. “E-efendim! Koridorda ıslak dolaşamazsınız!” durumu fark…

Youkoso Jitsuryoku, Cilt 4, Bölüm 1 – Huzurlu günlerin aniden bitivermesi…

  Bölüm 1 – Huzurlu günlerin aniden bitivermesi… Issız ada sınavı geçeli 3 gün oldu. Okulun bize sağladığı bu lüks gemide kayda değer bir şey olmadı ve sükûnet hâkim şuan.   Gençlik yıllarının daha başında olan öğrencilerin, ıssız bir adada yaşadıkları şeylerden sonra, bir süre mantıklı hareket edememeleri çok normaldir.. Erkekler olarak, hayvanlardan farksızız bazı…

Youkoso Jitsuryoku, Cilt 4.5, Kısım 5, Part 6

                                                            Havuzun kapanma saatine yakın, Ichinose daha kalabalıklaşmadan geri dönmeyi önerdi. Herkes aynı fikirdeydi, olur dediler.  Herkes hazırlık yaparken havuz kenarında bir yere saklanıp ziyaretçimi beklemeye…

Youkoso Jitsuryoku, Cilt 4.5, Kısım 5, Part 4 (1)

                                                                “Burası gerçekten çok lüks bir tesismiş……”. Büyük havuz normalde kulüp aktiviteleri için kullanılıyor. Ama bugün atmosfer çok farklıydı havuzda. Etraf öğrenci kaynıyordu. Koridorları…

Youkoso Jitsuryoku, Cilt 4.5, Kısım 5, Part 3

32 dişini de açarak esneyen Sudou, dağınık saçlarını geriye doğru itti eliyle. “Özür ya, uyuya kalmışım. Kulüp aktiviteleri çok yordu da.” “Bana niye söylüyorsun.” Sudou, Horikita’dan özür diliyordu, ama onun umurumda mı ki. bu ikili arasındaki ilişki tatil boyunca hiç ilerlememiş anlaşılan. Öte yandan, Ichinose’n arkadaş grubu, Kushida ile çoktan muhabbete dalmıştı. “Hey, Ayanokouji-kun.” Horikita,…

Youkoso Jitsuryoku, Cilt 4.5, Kısım 4, Part 3

                             Akşamüzeri 4’te buluşmaya karar vermiştik. 10 dakika önce gelmiş bekliyordu Sakura. Yüz ifadesinden kafasının karışık olduğu belliydi.  Kafasında kurup duruyordur kesin.  Yüz ifadesi her saniye değişip duruyordu.  Üzgün, gergin, endişeli oluveriyordu. Acaba gerçekten ne hissediyor merak ediyorum doğrusu. “Seni çok beklettim…